Novosibirsk Devlet Üniversitesi Biyoteknoloji ve Viroloji Laboratuvarı Başkanı Prof. Sergey Netesov, Sputnik’e açıklamasında, yeni tip korona virüsün (Kovid-19) bir süre sonra “yüzde 90 olasılıkla” sezonluk hastalık haline geleceğini belirterek, “Virüs evrimi açısından, 8 ay sadece bir an gibi. Virüs onlarca yıl, yüzlerce yıl evrim geçirecek. Zamanla daha az etkili hale gelecek ve zayıflayacak” dedi.

İnsanlar sıkça ellerini yıkar ve maske takarsa ikinci korona virüs dalgasının yanı sıra, diğer sezonluk solunum yolu hastalıkların da önlenebileceğini dile getiren uzman, “Sonbahar geliyor, doğal olarak güneş ultraviyolesi azalacak, bu da farklı yüzeylerde ve spreylerde virüslerin daha fazla yaşayacağı anlamını geliyor” ifadesini kullandı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından 11 Ağustos’ta onaylandığı duyurulan koronavirüs aşısına ilişkin, aşıyı geliştiren Gamaleya Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Enstitüsü Direktörü Alexander Gintsburg da çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

İngiliz Financial Times gazetesine konuşan Gintsburg, aşıyı geliştirme hızlarının şaşırtıcı olmadığını vurgulayarak, “Son on yıllarda küresel sağlık tehditlerinin yokluğunda, aşı çalışmaları küresel ilaç sektörünün odağında yer almadı. Rusya’daki laboratuvar ise araştırmalarına devam etti. Covid-19 aşısını çok hızlı bir şekilde geliştirmemizi sağlayan Rus bilim mirasıyla gurur duyuyoruz” dedi.

İLK KENDİ ÜZERLERİNDE DENEMİŞLER
Sözcü'de yer alan habere göre; Rus aşısının, güvenlik ve uzun dönemli etkinlik testlerini içeren üçüncü faz tamamlanmadan onaylandığını belirten FT, binlerce kişi üzerindeki testleri içerecek üçüncü fazın bu hafta başladığını, dünyada uzmanların bu durumu eleştirdiğini yazdı.

Ginstburg, bu hafta devlet tevizyonuna yaptığı açıklamada, aşının riskli olduğuna dair iddiaları reddederken, aşıyı mart ayında önce kendisi ve enstitüsüden birkaç meslektaşının denediğini söyledi.

Ginstburg, “Beş ay sonra, bağışıklığımız iyi, antikor seviyemiz belirgin şekilde yüksek ve bu da Covid-19’in her dozuna karşı korunma garantisi sağlıyor. Bu nedenle enstitüde maskesiz olma özgürlüğüne sahip olabiliyoruz” dedi.

AYNI ENSTİTÜ 2015’TE EBOLA AŞISINI GELİŞTİRMİŞTİ
Söz konusu enstitünün 2015’te ebola aşısını geliştirdiğini hatırlatan FT, Sputnik V adlı corona virüsü aşısında da aynı teknolojinin temel alındığını aktardı.

Haberde, Sovyetler Birliği döneminde yüksek standartta bilimsel çalışmalar yapıldığı ancak Sovyetler yıkıldıktan sonra bilimsel çalışmalara ayrılan kaynağın ciddi şekilde azaldığı ve yetenekli birçok bilim insanının ülkeyi terk ettiği hatırlatıldı.

Rusya’nın geçen yıl kullandığı ilaçların yüzde 60’nın ithal olduğunu hatırlatan FT, onaylanan aşıyı üretecek olan Rus şirket Binnopharm’ın yılda sadece 1,5 milyon doz üretim yapma kapasitesine sahip olduğunu kaydetti.

Londra merkezli bilimsel analiz şirketi Airfinity’nin CEO’su Rasmus Bech Hansen, “Rusya’nın dünyada lider bir ilaç şirketi yok. İlaç araştırmalarının büyük kısmı devlet enstitülerinde yapılıyor ve batılı ya da Çinli şirketlere göre bu enstitülerde yapılan araştırmalar hakkında az bilgi yayımlanıyor” dedi.

İKİ HAFTA İÇİNDE SONUÇLAR AÇIKLANACAK
İngiltere ve ABD’deki aşı çalışmalarında devlet sadece şirketlere finansal destek rolündeyken, Rusya’da çalışmalar tamamen devlet eliyle sürüyor. Devlete ait Gamaleya Enstitüsü’nün çalışmaları da ülkenin varlık fonu tarafından destekleniyor.

Imperial College London’da immünoloji (bağışıklık bilimi) profesörü olan Danny Altmann, Rusya’nın biyomedikal alanında iyi bilimcileri olduğunu ancak milliyetçilik, şeffaflık olmaması ve aşının adının Sovyet dönemini hatırlattığını belirterek “Covid aşısı yarışının Soğuk Savaş dönemindeki uzay yarışı gibi olmasını istemiyoruz” dedi.

Dünya Sağlık Örgütü ise, FT’nin sorusuna “Aşıya dair verileri henüz görmedik, o yüzden yorum yapamayız” yanıtını verdi.

Gamelaya Enstitüsü, aşının klinik deneylerine ilişkin sonuçları iki hafta içinde yayımlayacaklarını açıkladı.