Ekonomist Meriç Köyatası kişisel Youtube kanalından gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

“Burnuma yanık kokuları geliyor. Hava biraz ağır ve pek de hoş olmayan kokular geliyor. Bu kokular sanıyorum önümüzdeki hafta içi bizlerin yapacağı değerlendirmelerde etkili olur.” diyen Köyatası, dolarda ‘keriz silkeleme’ operasyonunun yapılacağı tarihi açıkladı. 

Köyatası ‘keriz silkeleme’ operasyonunun ne olduğunu şu ifadelerle anlattı: “Finansal piyasalarda genellikle spekülatörler (piyasayı yönlendiren kişiler) tarafından küçük yatırımcılara çekilen operasyonlardır. Fiyatların birden yükselmesi veya düşmesine denir. İnsanlar büyük bir coşkuya getirilir ve ‘Aman ben de bu treni kaçırmayayım’ derler. Sonra bir operasyon yapılır insanların elindeki değerle düşük fiyattan alınır.”

Köyatası, Türkiye’de keriz silkeleme operasyonu uzun bir süredir spekülatörlerden çok bizzat ekonomi yönetimin kendinin yaptığını belirterek “Ekonomi yönetiminin uyguladığı bir keriz silkeleme operasyonu var. Genellikle her seçim öncesinde suni olarak piyasada dolar yükseltilir daha sonra dışarıdan bir sıcak para gelir. Büyük ihtimalle o sıcak para bizim ‘bıyıklı yabancı’ dediğimiz Türklerin yurtdışındaki paralarıdır. Yüksek kurda Türk lirasına çevrilir daha sonra hazine bonosuna yatırılarak piyasaya girer girmez ilk gün kazanç sağlanır.” dedi.

KÖYATASI: TAHMİNLERİMİN ARKASINDAYIM

Geçtiğimiz hafta yaptığı yayında söylediklerinin arkasında olduğunu söyleyen Köyatası, “Dolarda geçerli olacak tahminim önce 18 ve sonra 21-22 lira. Tahminlerimin arkasındayım. Bu tahminleri Türkiye’deki bütün ekonomik göstergelere baktık, dövizde hızlı bir yükseliş dönemi başlıyor dedik ve zaten bunu söyledikten 1-2 gün sonra da dolar 14,5 TL’den 15,9 a geldi. Keriz silkeleme operasyonuyla bu 18-22’ye geldikten sonra biraz geriye gidebilir.” dedi.

AKTAŞ: ENFLASYON DAHA DA ARTACAK...

"Mayıs ayında fiyatların yüzde 7.5 dolayında arttığı tahmin ediliyor. Buna göre beş aylık artış yüzde 42'ye ulaşıyor, yıllık artış da yüzde 81'i buluyor. Gıda grubunda mayıs ayı artışı yüzde 14 dolayında. Gıdadaki yıllık artış yüzde 115'e tırmanıyor. Reel geliri azalan vatandaş zorunlu olarak önceliği gıda harcamasına veriyor ve işte bu yüzde 100'ü çok aşan artış yüzünden de genel oranı inandırıcı bulmuyor." değerlendirmesini yapan Dünya Gazetesi Yazarı Alaattin Aktaş ise, şunları kaydetti:

"Toplam endeksin dörtte birini oluşturan gıdayı temelde iki grupta düşünmek gerekiyor. Gıdanın beşte biri kadarı meyve sebzeden, kalanı diğer ürünlerden oluşuyor.

Mayısta meyve sebze fiyatlarında mevsimsel etkenlerle yüzde 5 dolayında bir ucuzlama var.
Gıda grubunun yüzde 80’ini oluşturan ürünlerde ise neredeyse yüzde 20’ye ulaşan bir fiyat artışı söz konusu.

Şu durumda gıda grubunun yüzde 80'ini oluşturan ürünlerdeki yüzde 18-20 dolayındaki fiyat artışı ve yüzde 20’yi oluşturan meyve sebzedeki yüzde 5’lik ucuzlamayla gıdadaki toplam artış yüzde 14 dolayında oluşuyor.

Gıdadaki yüzde 14 dolayındaki artıştan TÜFE’ye yansıma 3.5 puanı aşıyor. Bir başka ifadeyle TÜFE’deki diğer mal ve hizmetlerin fiyatı hiç artmasa bile mayıs ayı oranı yüzde 3.5 dolayında gerçekleşecek."