Skyturk360'ta yayınlanan Şimdi Söz Sizde programında Hilmi Hacaloğlu'nun sorularını yanıtlayan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, açlık grevleri konusunda Başbakan Erdoğan'ı uyardı.

Tan, 'Başbakan bir benzin tankerinin üzerinde oturuyor haberi yok, elinde çakmakla bizi korkutuyor ama bir ateş çaksa kendisi de yanacak, bu ülke de yanacak. Biz ciğer polemiği yapan değil ciğerli bir başbakan, yürekli bir başbakan arıyoruz' dedi.

"İnsanlar şov yapmadıklarını ölerek ispatlamak zorunda kalacak"

Geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanı'nın özel izniyle Diyarbakır Cezaevi'ndeki tutuklu ve hükümlüleri ziyaret ettiğini belirten BDP Diyarbakır milletvekili, birçok tutuklunun ciddi kilolar kaybettiğini söyledi. Başbakan tarafından şov yapmakla eleştirilen açlık grevcilerinden 65'inin ölüm sınırında olduğuna dikkat çekti.

'Açlık grevindekilerin sağlık durumu gittikçe kötüleşiyor. İnsanlar şov yapmadıklarını ölerek mi ispatlayacaklar. Açlık grevindeki bir kadın kör oldu' 

Tan'ın iddiası

Tan, ağustos ayında Kuzey Irak'ı ziyaret eden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Irak merkezi hükümeti tarafından tutuklanmak istendiğini iddia etti. Altan Tan, "Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Kerkük ziyareti sırasında Maliki güçleri tarafından tutuklanmak istendi. ancak onu Kürtler kurtardı" dedi.

İşte Altan Tan'ın yaptığı konuşmalardan satır başları:

Başbakan'a kendisinin üslubu ile karşılık verebilirim ancak böyle bir ortamda polemik yaratmak istemiyorum.

Başbakan halkın IQ'sunu çok küçük sanıyor.

Başbakan önce İsmail Beşikçi'den özür dilemeli. Ciğerli bir başbakan arıyoruz.

Başbakan neden bu kadar hırçın? Başkanlık sevdasına tutuldu deniyor. Keşke bu kadar basit olsa.. Şu an geldiği noktaya kendisi açısından da ülke açısından da acıyorum. Orta Doğu şekillenirken böyle yanlış bir politika ve üslup Türkiye'nin geleceğine zarar veriyor. Müzakereye, mütalaaya ihtiyaç var diye düşünüyorum.

Kimseden ne hak , ne merhamet dilenecek durumdayız. Ondan sanki bir merhamet dilenen var. Onun Kürtlerin peşinde koşması lazım. Dünya konjonktürü bunun farkında.

91'e kadar Refah Partisi'nde beraber çalıştık Başbakan Erdoğan ile. Ne oldu bu başbakana...

Kendisine ciddi olarak acıyorum. Böylesine yanlış bir üslup Türkiye'deki bütün dengeleri bozuyor.

Başbakan Erdoğan, Kürtlere de Türklere de zarar veriyor.

Biz sonuna kadar diyaloğun takipçisiyiz. Ama uzattığımız el sürekli hakaretle karşılanıyor. Biz Başbakan'dan hiçbir şey dilenmiyoruz. Sanki herkes ona muhtaçmış gibi davranıyor.

Davutoğlu'nu Kekrük'te Maliki'nin tutuklamasından Kürtler kurtardı.

BDP grubu 144 yıl hapis yattı.

İktidar partisi bölgede hızla kan kaybediyor. Başbakanı izleyen Kürtler çıldırıyor.

20 milyonluk bir halkı inkar etmek helal mi? Bir halkın dilinin, kimliğinin yasaklanması helal mi haram mı?

Başbakan hangi hakkı tanıdı da biz hayır dedik.

Başbakan bütün Kürtlerin zekasına hakaret ediyor.

Bugün bu kadar olaylar olurken Ak Parti içindeki Kürt milletvekillerinin dönüp bir kendilerine baksın.

Ak Partili Kürt milletvekilleri halkın içine korumasız neden çıkamıyorlar? Halkın sorularına cevap veremiyorlar.

Grevdekilerin 65 tanesi ölüm sınırında. Açlık grevindekilerin sağlık durumu kötüleşiyor. İnsanlar şov yapmadıklarını ölerek mi ispatlayacaklar.

Açlık grevindeki bir kadın kör oldu.

Başbakan bir benzin tankerinin üzerinde oturuyor haberi yok, elinde çakmakla bizi korkutuyor ama bir ateş çaksa kendisi de yanacak, bu ülke de yanacak.

Daha güzel ve aydınlık bir Türkiye'yi konuşacağımıza bunları neden konuşmak zorunda kalıyoruz.

Bütün Diyarbakır greve destek için ışıklarını kapatıyor.

Hükümet, açlık grevlerine dikkat çekmek için yapılan ışık söndürme eylemlerini de görmezden geliyor.

30 eylül'de 1 milyonluk Diyarbakır'da Bim'i,Carrefour'u dahil herkes kepenk kapattı. Başbakan görmezden geliyor.

Öcalan ile avukatları 475 gündür görüşemiyor.