Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın açıklamasına göre, AKP'nin ekonomi politikası Türkiye'yi uçuruma sürüklüyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, yapmış olduğu duyuruda merkezi yönetim brüt borç stokunun 28 Şubat 2019 tarihi itibariyle 1 trilyon 126 milyar 200 milyon TL olarak gerçekleştiğini açıkladı.

Borç stokunun 598 milyar 100 milyon TL tutarındaki kısmı Türk lirası cinsinden oluşurken, 528 milyar 100 milyon TL tutarındaki kısım ise döviz cinsindeki borçlardan oluşuyor.

31 Ocak 2019 tarihinde yapılan açıklamada ise merkezi yönetim brüt borç stokunun 1 trilyon 98 milyar 100 milyon TL olduğu açıklanmıştı.

31 Ocak 2019 tarihinden 28 Şubat 2019 tarihine kadar merkezi yönetim brüt borç stoku AKP hükümeti tarafından 28 milyar 200 milyon tl arttırıldığı gözlenirken, toplam borç stokunun ise 1 trilyon 126 milyar 200 milyona yükseldiği kaydedildi.

AKP BİR AYDA BU KADAR BORCU NEREYE YAPTI?
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın internet sitesindeki duyuruya göre, merkezi yönetim brüt borç tutarının bir ay gibi kısa sürede yaklaşık 30 milyar TL arttığı görüldü.

Bir ay gibi kısa sürede 30 milyar TL borcun artması şaşkınlıkla karşılanırken, bu kadar borcun nasıl ve nereye yapıldığı ise merak konusu oldu.

AKP'nin borçlanma politikası ise bu haliyle ülkeyi iflasın eşiğine getirdi şeklinde yorumlandı.

ŞENER: 2019 YILI BÜTÇESİ İFLAS BÜTÇESİDİR...

Öte yandan CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener de, 2019 yılının iflas yılı olacağını söyledi. Türkiye'de ekonomik krizin yaşandığını artık bilmeyenin kalmadığını belirten Şener, "Konkordatorlar var, iflaslar var, kapanan binlerce işyeri yüzünden işsiz kalan milyonlar var, faaliyetine devam etmek isteyen firmalar da küçülmeye çalışıyor. Enflasyon azmış gidiyor. Böyle bir ortamda yani artık insanların evine ekmek götüremediği bir ortamda devletin bütçesine bakıyorsunuz o da tam bir iflas bütçesi. Gerekli ödeneklere bakıyorsunuz azaltılmış gereksiz ödeneklere bakıyorsunuz artırılmış. Örneğin yatırım ödenekleri azaltılıyor, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere devletin yönetici kademesini ağırlama, karşılama giderleri artırılıyor. Oysa tasarruf yapılacaksa zaten bunlardan yapılması lazım. Bir tüccarın böyle bir bütçesi olsa buna iflas bütçesi denir. Ben de bu yüzden devletin bu bütçesi iflas bütçesidir dedim" ifadelerini kullandı.