Gazeteci İsmail Saymaz, Tosuncuk lakabıyla bilinen Çiftlik Bank kurucusu Mehmet Aydın'ın neden Türkiye'ye gelerek teslim olduğuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Halk TV canlı yayınında Can Coşkun'un Haber Masası yayınına video yoluyla bağlanan Saymaz, şu ifadeleri kullandı:

Mağdur ve masum olduğunu düşündüğü için "Beni Türk hakimlerine emanet ediniz" diyerek koşarak geldiğini düşünmüyorum. İhtimal o ki parası bitti. Benim kanaatim o. 

Kafamı kurcalayan başka bir ihtimal daha var. Aranan sadece kendisi değil, kardeşi Fatih Aydın da aranıyor. O da onunla beraber Brezilya'daydı. Onu orada bıraktı. Acaba iki kardeş arasında anlaşmazlık mı var?

Acaba Mehmet Aydın şöyle bir plan mı yaptı...

İşlediği suçlar 2018'in mart ayından geriye doğru sıralanıyor. Sonrasında herhangi bir suç işlemiş değil. O tarihte şirketlerine el koyulmuş ve kayyum atanmıştı. Bu bizi nereye götürür? 2019 yılındaki af yasasına götürür. 2019 yılında Mehmet Aydın'ın yargılandığı suçlarda infaz indirimi geldi. Bu önemli. Geldiğinde yatacağı süre bence 1-2 yıl yatmaz. Zaten bizde hırsızın, dolandırıcının uzun süre yattığı nerede görülmüş. 

Mehmet Aydın şu açıklamayı yapmıştı:

''Ben Mehmet Aydın. Bilindiği gibi Çiftlik Bank'ın kurucusu ve mucidiyim. Bu projeye başlarken hedefim oyun platformumuzu kullanan kişilerin hem oyun oynamaları, hem de şirketimizin reklam bütçesi için ayırdığı paradan faydalanmaları, ek bir gelir elde etmelerini sağlamaktı.

Hiçbir zaman kimseyi zarara uğratmak veya dolandırmak şeklinde düşüncem ve girişimim olmadı. Kurmuş olduğumuz oyun platformu sizler tarafından sevildi ve benimsendi. Biz de sizden aldığımız güç ile Türkiye'nin 81 ilinde bayilikler, et, süt, bal ve yumurta tesisleri yatırımları yaptık.

Ancak gelinen son süreçte şirketin çok fazla büyümesi, etrafındaki kötü niyetli insanların haksız kazançlar elde etmesi ve etmeye çalışmalarını, şirketin büyüklüğü nedeniyle geç fark ettiğimden sizler gibi ben de mağdur oldum.

Mağduriyetleri gidermek adına yurt dışında bulunduğum süre boyunca elimden geleni yaptım ancak hakkımda açılan soruşturma, kovuşturma ve yakalama kararları nedeniyle bir netice elde edemedim.

Suçsuzluğumu ve mağduriyetimi kanıtlamak için kendi hür irademle Türk yargısına teslim olacağım. Bu noktada Türk yargısına vereceği kararda ve gerçeği bulacağımıza hiç şüphem yoktur.''