Şehir Üniversitesi

02 Temmuz 2020 Perşembe 06:14
Şehir Üniversitesi


Varlığıyla onur duyduğumuz Profesör Aziz Sancar, Nobel ödülü kazanma gafletinde 
bulundu.

Vay sen misin kazanan…

Türk mü, yoksa Kürt mü olduğu tartışıldı.

“Yarı Kürt” olduğunu söyleyenler oldu.

“Kısmen Türk” olduğunu söyleyenler oldu.

BBC tüy dikti…

“Arap kökenli misiniz?” diye sordu.

Adamcağız, Türk bayrağının önünde fotoğraf çektirip, Anadolu Ajansı'na açıklama 
yapmak zorunda kaldı, “ben Türküm” dedi.

Hadi bakalım, alevi mi, sünni mi tartışması başladı.

Amerikalı eşinin müslüman olup olmadığı sorgulandı.

Hücrelerin hasar gören DNA'ları nasıl tamir ettiğini, genetik bilgisini nasıl 
koruduğunu haritalandırarak Nobel kimya ödülü kazanmıştı.

O mevzu hiç merak edilmedi…

Kendisinin etnik ve mezhepsel DNA'ları didik didik edildi.

Nobel ödülünü almak üzere İsveç'e gitti, Stockholm Üniversitesi'nde konferans 
verdi, yakasına Atatürk rozeti takmıştı, kravatının motifleri ise Osmanlı 
tuğrasıydı.

Vay sen misin takan…

Rozet ve kravat üzerine yüzlerce makale yazıldı.

Televizyonlarda üç gün bu mevzu konuşuldu.

Kimisi, aslında Osmanlıcı olduğunu, Atatürkçülerin tepkisinden çekindiği için 
Atatürk rozeti taktığını iddia etti.

Kimisi, aslında Atatürkçü olduğunu, Osmanlıcılara şirin görünmek için eyyamcılık 
yaptığını öne sürdü.

Kimisi, Türkiye'nin Atatürkçülerden ve Osmanlıcılardan ibaret olmadığını, 
yıllardır ABD'de yaşayan Aziz Sancar'ın artık Türkiye'nin gerçeklerinden 
haberinin olmadığını söyledi.

Abdülhamit'ten Vahdettin'e, İsmet İnönü'den Adnan Menderes'e kadar her mevzu 
yeniden açıldı, herkes birbirine hakaret etti.

Arada, milleti birbirine düşürdüğü için Aziz Sancar'a hakaret edildi.

Aziz Sancar rozetle kravatı taktığına pişman oldu.

Bilahare, Türkiye'ye geldi.

“Nobel ödülünü Atatürk ve Cumhuriyet sayesinde kazandım, rol modelim 
Atatürk'tür, vefa borcumu ödemek üzere bu ödülümü Atatürk'e ve Cumhuriyet'i 
kuranlara armağan ediyorum” dedi.

Nobel ödülünü Anıtkabir'de sergilenmek üzere Genelkurmay'a teslim etti, 
Atatürk'ün huzurunda saygı duruşu yaptı, çiçek bıraktı, dua etti.

Vay sen misin Anıtkabir'de dua eden…

Siyasal dincilerin hışmına uğradı.

O güne kadar şöyle gurur duyuyoruz böyle gurur duyuyoruz diyenler, aniden Aziz 
Sancar düşmanı kesildi, Aziz Sancar'ın Amerikan vatandaşı olduğunu, Amerikan 
üniversitesi adına çalıştığını, Türkiye'yle alakasının filan olmadığını 
söylemeye başladılar.

Ödülünü Genelkurmay'a teslim ederek, darbeci zihniyete destek olduğunu 
söyleyenler oldu.

Atatürk'un ruhuna fatiha okumasını eleştirenler bile oldu.

“Madem Osmanlı kravatı takıyordun, o zaman Fatih'in türbesine de gidip dua et” 
diyenler filan oldu.

Aziz Sancar'ın sıdkı sıyrıldı.

Bir daha gelmemek üzere ilk uçakla Türkiye'den kaçacaktı.

Ama henüz çilesi bitmemişti.

Yemek yemeden bırakmayız dediler.

Ahmet Davutoğlu başbakandı.

Çankaya Köşkü'ne davet etti.

Aziz Sancar, eşi, kızı, Ahmet Davutoğlu ve eşi, sofraya oturdular.

Laf lafı açtı.

Aziz Sancar anlatma gafletinde bulundu…

1946 yılında Mardin'de ikiz olarak dünyaya gelmişti.

10 yaşına geldiklerinde zatürree olmuşlar, sağlık ocağına götürülmüşlerdi.

Sağlık ocağında genç bir doktor vardı, uğraşmış, çabalamış, ilaç vermiş, 
maalesef ikizlerden biri ölmüş, Aziz kurtulmuştu.

O genç doktor, Sare Davutoğlu'nun amcası Kamil Özgür'dü.

Aziz Sancar bu trajik hikayeyi anlattı ve Sare Davutoğlu'na dönerek “hayatımı 
amcanız kurtardı” dedi.

Duygusal anlar yaşandı.

Elini verirsin kolunu kaptırırsın misali, Ahmet Davutoğlu mevzunun üstüne 
atladı, kurucusu olduğu İstanbul Şehir Üniversitesi'ni anlattı, “mütevelli 
heyetinde yeralmanız bize onur verir” dedi.

Koç Üniversitesi'nin Sabancı Üniversitesi'nin Türkiye'nin en önemli 
üniversitelerinin tekliflerini reddeden Aziz Sancar, o sofradaki duygusallıkla 
“peki” deme gafletinde bulundu.

Böylece… Nobel ödülü sahibi Aziz Sancar, Türkiye'de kimsenin ismini bile 
bilmediği, Davutoğlu kontenjanından zart diye kuruluveren İstanbul Şehir 
Üniversitesi'nin mütevelli heyeti üyesi oldu.

En ufak bir maddi karşılık almayacaktı, herhangi bir akademik görevi 
olmayacaktı, sadece sembolik olarak ismi orada yeralacaktı.

Şehir Üniversitesi'nin nerede olduğunu bile bilmiyordu.

Kader ağlarını örüyordu.

Aradan üç yıl geçti.

Çarşı karıştı.

Asrın liderimiz, zart diye başbakan yaptığı Ahmet Davutoğlu'nu zurt diye 
görevden aldı, kapının önüne koydu.

Ahmet Davutoğlu gitti parti kurdu.

Vay sen misin kuran…

Asrın liderimiz “bu malum zat benim sayemde üniversite kurdu, üniversite 
üzerinden Halkbank'ı dolandırmaya çalışıyor” dedi.

Bizzat asrın liderimiz tarafından devlet töreniyle açılışı yapılan İstanbul 
Şehir Üniversitesi'ne kayyum atandı.

Kabak gene Aziz Sancar'ın kafasına patladı.

Asrın liderimizle Davutoğlu arasındaki kavganın ortasına düşüverdi.

Telefonları çalmaya başladı…

Şehir Üniversitesi'nin mütevelli heyetine girerken, Akpliler tarafından ayakta 
alkışlanıyordu.

Şimdi aynı Akpliler “ne işin var senin orada, kariyerin lekelenir, derhal istifa 
et” diyorlardı.

Aziz Sancar bunaldı.

Mektup yazdı, Şehir Üniversitesi mütevelli heyetinden istifa etti.

Telefonlar kesilmedi…

Çünkü, Aziz Sancar istifa etmişti ama, ismi silinmemişti, hâlâ mütevelli heyeti 
üyesi olarak görünüyordu.

Aziz Sancar, illallah be birader diye yaka silkerek, bu defa avukatını göndermek 
zorunda kaldı.

Avukatı aracılığıyla istifa ettiğini bildirdi, ismini silmezlerse hukuki yollara 
başvurmak zorunda kalacağını söyledi.

Nihayet istifası kabul edildi, mütevelli heyetinden çıkarıldı.

Çocukluğuna dayanan şükran duygusuyla ve oldubittiyle kabul ettiği sembolik 
görevden, avukat zoruyla, adeta tehdit ederek ayrılabildi!

Ve dün…

Asrın liderimizin kararı Resmi Gazete'de yayınlandı.

Nobelli (!) Şehir Üniversitesi komple kapatıldı.

Nobel kazanma gafletinde bulunduktan sonra başına gelmedik kalmayan Aziz Sancar, 
şimdilik Türkiye'den kurtulmuş gibi görünüyor.

Bilimsel gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz sayın seyirciler…

yuzdeyuzhaber





Son Güncelleme: 04.07.2020 08:30
Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol