MUHALEFET PARTİLERİNİ 'ADİLİKLE' SUÇLADI

Egemen Bağış zehir gibi konuştu, muhalefet partilerinin yıkıcı kampanyasını işte bu sözlerle eleştirdi.

04 Haziran 2011 Cumartesi 14:53
MUHALEFET PARTİLERİNİ 'ADİLİKLE' SUÇLADI

 Bakan Egemen Bağış muhalefet partilerini topa tuttu. "Hiçbir seçim döneminde bu kadar adileşmemişlerdi" sözleriyle dikkat çeken Bağış, ''Silivri ile Kandil arasında teleferikle dolaşan zihniyetin artık bu milletin üzerinden elini çekmesinin vakti gelmiştir'' dedi.


Bağış, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ve Marmara İş Hayatı Dernekleri Federasyonu (MARİFED) üyeleri ile Crowne Plaza İstanbul Asia Business Hotel Pendik'te bir araya geldi. 

Bağış sertleşen seçim atmosferinden muhalefet partilerini sorumlu tuttu. Konuşmasında CHP, MHP ve BDP'yi ruh üçüzü ilan eden Bağış'ın sözleri polemik konusu olacak türdendi.

Hükümetin icraatlarına da değinen Bağış, Atatürk'ten sonra Cumhuriyet tarihinde cemevine giden ilk cumhurbaşkanının Abdullah Gül, ilk defa Alevi vatandaşlarıyla aynı sofraya oturan Başbakanın da Recep Tayyip Erdoğan olduğunu dile getirdi.


AK Parti döneminde ilk defa ders kitaplarına Alevilik ile ilgili gerçek bilgilerin yer almasının sağlandığını kaydeden Bağış, ''Peki kendisi bizzat Alevi olan Kemal Kılıçdaroğlu bir kere teşekkür etti mi? Hayır. Bu bölgede milletvekili adayı olan, kadın demeye dahi dilim varmıyor, Sabahat Tuncel isimli kişilik, bir Türk polisine el kaldırmıştı, kendisi de bir Alevi olarak bir kere teşekkür etti mi? Yine Alevi olan Siirt'ten bağımsız aday olan Gültan Kışanak hanımefendi, teşekkür etti mi? Hayır'' şeklinde konuştu.

''HİÇBİR SEÇİM DÖNEMİNDE...''

Egemen Bağış, bugünkü anayasanın, 1980 darbesinden sonra yazılmış askeri anayasa olduğunu, askeri bir anayasayla da asgari demokrasi olacağını kaydederek, şunları söyledi:

''Milletin vicdanında yargılanıp, müebbet muhalefete mahkum olmuş partilerin, anayasayı değiştirmemek için nasıl kol kola girdiklerine hep beraber şahitlik ettik. Bakın zıt kutuplar zannettiğimiz, CHP'nin de MHP'nin de BDP'nin de 12 Eylül referandumundan önceki Meclis'te ortaya koydukları duruş, ruh üçüzü oldukları gerçeğini ortaya çıkarttı. BDP'liler, bugüne kadar hep partilerinin kapatılmasından şikayet ederlerdi. Anayasa değişiklik paketinde parti kapatılmasını adeta imkansız hale getirecek maddede bile bir gün öncesine kadar destek vereceklerini söylerken, Meclis'e giremediler. Çünkü aynı talimat tuzakları, aynı karanlık ve derin odaklar diğer iki partiye yaptığı gibi onlara da 'girmeyeceksiniz' talimatını verdi. Onun için Silivri ile Kandil arasında teleferikle dolaşan zihniyetin artık bu milletin üzerinden elini çekmesinin vakti gelmiştir. Kim hangi odaklarla iş birliği yaparsa yapsın, kim kiminle kol kola girerse girsin, biz bu yola kefenimizle girmişiz.Sayın Başbakanımızın seçim konvoyuna ikidir saldırılıyor. Bir polis kardeşimiz şehit oldu, bir polis kardeşimiz yaralandı. Hopa'daki saldırıda ellerinde CHP bayrakları olan bir grup kocaman taşlarla Başbakan'ımızın otobüsüne saldırırken, bir polis kardeşimiz otobüsten düştü ve hala yoğun bakımda. Hiçbir seçim döneminde bu kadar adileşmemişlerdi. Demek ki Türkiye'nin çağdaşlaşması, şeffaflaşması, milli iradenin muktedir olması bunları bu kadar rahatsız ediyor.''

Bu ülkenin geleceğinin, Avrupa standartları üzerinde ileri bir demokrasi olduğunu vurgulayan Bağış, artık Türkiye'nin, IMF'in kapısında, AB'nin kapısında el pençe duran bir ülke olmadığını dile getirdi.







Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol