BDP'nin desteklediği bağımsız Diyarbakır adaylarından Şerafettin Elçi'den tartışma yaratacaklar sözler.

Türklerin Anadolu'da kurduğu egemenliğin Kürtler sayesinde gerçekleştiğini savunan Elçi, "Türklere Anadolu'nun kapısını Kürtler açtı. Malazgirt'te eğer Kürtler olmasaydı Türklerin Anadolu'ya girme şansı olmazdı" dedi.

BDP'nin desteklediği önemli adaylardan biri olan Elçi'ye bir dönem Hürriyet yazarı Ertuğrul  Özkök'ün tartışma yaratan, "Ya Türkler artık birlikte yaşamak istemezse" sorusunu yönelttik.

Bu sözleri ve tartışmaya ciddiye almayan Elçi'ye göre, Türkiye'nin en büyük avantajı Ortadoğu ve Kafkasya üzerinden Orta Asya'ya uzanma şansı. Bu en önemli stratejik güç. Elçi'ye göre "Kürdistan" dediği bölgeyi kaybeden devlet o gücü kaybeder. O nedenle devlet bu bölgeyi asla kaybetmek istemez. Böyle bir şeyin Türklerin felaketi olacağını anlatan Elçi tarihe uzandı ve Anadolu'nun kapısını Kürtlerin açtığını savunarak şunları söyledi:

"Türkler ayakta kalabildiyse, egemen oldularsa Kürklerin desteği ile oldu. Anadolu'nun kapısını Kürtler Türklere açtı. Malazgirt'te eğer Kürtler olmasaydı Türklerin Anadolu'ya girme şansı olmazdı. Yalnız Diyarbakır bölgesindeki Mervani Kürt Devletinden 10 bin Kürt süvarisi Alparslan yanında yer aldılar. İran'dan gelirken Alparslan ordusunun üçte biri belki yarısı Kürtlerden oluşurdu. O kapıyı onlar açtı.

Çaldıran'da 1514 Kürt-Türk ittifakı olmasa Safevi Devleti Anadolu'yu işgal ederdi. Anadolu'daki Türkmen aşiretleri Safevi devletinden Şah İsmail'den yanaydı. Ama Yavuz Sultan Selim akıllı bir politika izleyerek Kürtlerle ittifak kurdu. Onların özerkliğini kabul etti. Orada da Türklerin Anadolu'da kalmasını Kürtler sağladı.

1. Dünya savaşından sonra da devlet tarumar olunca hareketi İzmir'den değil geldi Erzurum, ardından Sivas'tan başlattı. Kürtlerin desteği olmadan Türklerin bu coğrafyada yaşamlarını sürdürmeleri kolay bir iş değil.