Dün sektörün durumuyla ilgili e-postama bir yazı ulaştı..
Çeşme Turistik Otelciler Birliği Başkan Yardımcısı, Ilıca Otel’in Genel Müdürü Yakup Demir kaleme almış...
Çeşme bazından yola çıkarak, turizmin ahvalini apaçık ortaya seren Demir, ay ay çok isabetli tespitler yapmış, yazdıklarını aktarayım..
“Mart: Hiç iç açıcı başlamadı ve öyle devam ediyor.
Nisan: Ot festivali var; belki yüzde 50 oteller ve sokaklar dolar.
Mayıs: Yazı özleyenlerin ayı olduğu için hafta sonları fena geçmez.
Haziran: Tüm yıllarda sıkıntılı geçiyor, bu yıl daha da sıkıntılı olacak. Mübarek Ramazan ayıyla da bu ayda buluşuyoruz.
Temmuz: Fena geçmez. Ramazan Bayramı dopingi ile birlikte doluluklar zirveye ulaşır.
Ağustos: Tüm yıllarda olduğu gibi son haftasına kadar maksimum doluluğu yakalarız.
Eylül: Geçen yıl sinyal verdi; içinde Kurban Bayramı bile olsa çok fazla beklentiye girmeyelim.
Ekim ayı: Sezon tamamen sona ermiştir. Hepimize iyi kışlar..
Yıllardır bu aylarda sezonu değerlendiriyorum. Hiçbirisi diğerinden farklı olmamış. Ama eskiden sezonun önünü ve sonunu konuşuyorduk. Şimdi, uçak krizi nedeniyle sezonun içini, ortasını konuşmaya başladık...” Doğru, turizm sezonu, önü ve ardıyla yılardır hep bu şekilde geçiyor. Ama bu yıl, geçmiş yıllar mumla aranacak gibi..
Ayayorgi’de neler oluyor?
Yakup bey, bir tehlikeye daha işaret etmiş... Bence Çeşme için hayati bir mesele.. Çeşme turizminin motoru olan Ayayorgi koyundaki işletmeler... O motorun son yıllarda teklemeye başladığını belirterek şöyle diyor:
“Ayayorgi zirvede iken Çeşme turizminde kalite vardı, otellerde, restoranlarda doluluk vardı ve her şeyden önce karlılık vardı. Eğlencesi olmayan bir turistik belde düşünülemez.. Çeşme ilk popülerliğini eğlence ile kazandı ve Alaçatı sokakları ile devam ettirdi. İşi iddiaya bindiren birkaç kişiye, Çeşme’yi heba etmeyelim.
Adını duyduğumda Çeşme adına üzüntü duyduğum Gürültüyle Mücadele Derneği’nin faaliyetinin neler olduğunu da sorgulamak lazım.
Çeşme’nin turizmden elde ettiği ciro 200 milyon doların üstündedir. Bu ciroları keyfiyetlerle yok etmeye hiç kimsenin müsaade etmemesi gerekir. Ayayorgi’deki beach clublarımız bu gidişle kapanacak. Kapanmamalı..
Eğlencesiz bir Çeşme’nin mezarlığa döneceğini de yüksek sesle ifade etmek istiyoruz. Bu konuda çok ciddi destek bekliyoruz.”
Şimdi görev sırası Turizm Bakanlığı, kaymakamlık ve belediyede..
Bakalım istenen destek gelecek mi, yoksa Çeşme mezarlığa mı dönecek..
NE GÜZEL SÖYLEMİŞ
Tanrım, beni dostIarıma karşı koru, düşmanIarıma karşı kendimi korurum.
(VoItaire)