yuzdeyuzhaber

O SÖZLERİ DUYUNCA HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADI

POLİTİKA

Zaman gazetesi Başbakanlık muhabiri Ahmet Dönmez’in çıkardığı “Yüzde On- Adil Düzenden Havuz Düzenine” isimli kitap çok çarpıcı iddialar içeriyor.

 Kitabın bir bölümünde ise cemaate yönelik saldırılar başlayınca tereddütsüz istifa eden eski AKP milletvekili Hakan Şükür’e ait iddialar yer aldı. Kitaba göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile eski Şükür arasındaki iplerin 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun çok öncesinde Ocak 2012’de koptu. İddiaya göre Hakan Şükür, Futbol Federasyonu Başkan Vekili Göksel Gümüşdağ’a ait tapelerle ilgili tartışma üzerine Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde odasında gözyaşlarına boğuldu.
HAKAN’A KÜFÜRLER YAĞDIRIYORDU
Tapelerde Gümüşdağ, Hakan Şükür’e küfürler yağdırıyor. Şükür tapeleri okuyunca sinirleniyor ve Başbakan Erdoğan’ı bilgilendirmek istiyor. Ancak bir türlü randevu alamıyor. Bunun üzerine bir sabah aniden İstanbul’dan Ankara’ya gidiyor…
KILIÇ’TAN İYİ DÜŞÜN UYARISI
Esenboğa Havalimanı’na indiğinde dönemin Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç aradı. Kılıç, “Hakancım bazı tatsız şeyler olmuş galiba, mahkeme falan gibi bazı dedikodular dolaşıyor ortalıkta. Göksel’e dava mı açacaksın?” diye sordu. Şükür bunu doğrulayınca Kılıç, “İyi düşün. Biz milletvekilleri açısından bu tür şeyler sorun teşkil edebilir.” diye bir uyarıda bulundu.
KAPI AÇILDI VE ERDOĞAN ÇIKTI
Bir yandan Kılıç’la telefonla konuşan bir yandan Başbakanlık’a doğru ilerleyen Şükür, Başbakanlık Özel Kalem’e çıktı. Hasan Doğan, “Hakan Abi” demeye kalmadan Şükür kendisini tersleyerek, “İçeri gireceğim, beş dakika Başbakan’la konuşmam lazım.” diye çıkıştı. Doğan, “İdris Güllüce var, sen şimdi git, ben seni arayayım.” dedi. Şükür görüşmede ısrarcı oldu. Tam o sırada kapı açıldı. Başbakan misafirini uğurluyordu. Herkes ayağa kalktı. İçeriden kim çıktı dersiniz? İdris Güllüce mi? Hayır. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç!.. Hakan da Kılıç da birbirlerine bakıp donakaldı. Meğer Kılıç, Erdoğan’ın yanından arıyormuş. Başbakan kapıdan kafasını uzatıp Hakan Şükür’ü görünce bozuldu ama belli etmemeye çalışarak, “Oo Hakan, hangi rüzgâr attı” deyip içeri davet etti. “Ne var ne yok” der demez Hakan zembereğinden boşalır gibi içini dökmeye başladı. Erdoğan’ın “Niyeyse bu tapeler de bir tek size geliyor…” sözü bardağı taşıran damla oldu. Eski milli futbolcunun sinirden çenesi titremeye başladı. Konuşmakta zorlanıyordu. Nefesini kontrol edemiyor, öfkeden ağlıyordu.”
Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.