FENERBAHÇE'DEN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu, düzenlediği basın toplantısıyla ilk Etik Kurulu raporunu sert şekilde eleştirdi, son raporla da temiz olduklarının ispat edildiğini ifade etti. CAS'taki davanın geri çekilmesiyle ilgili de, "Ülkemizin menfaati ve kaosun ortadan kalkması için CAS'taki davayı geri çektik" denildi.

02 Mayıs 2012 Çarşamba 16:21
FENERBAHÇE'DEN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

 TFF'nin şike iddialarına yönelik soruşturma sonrası aldığı kararlar futbol dünyasında sert tartışmalara yol açmıştı. Özellikle başta Galatasaray ve Trabzonspor olmak üzere pek çok kulüp Yıldırım Demirören başkanlığındaki TFF Yönetim Kurulu'na ateş püskürmüştü.

Hafta başından bu yana herhangi bir açıklamada bulunmayan Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu, tam kadro olarak katıldığı bir basın toplantısıyla gündeme dair açıklamalarda bulundu. 
Basın toplantısında açıklamalarda bulunan Sarı-lacivertli kulübün Başkan Vekili Nihat Özdemir, Türk futbolunun olağanüstü bir dönemden geçtiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
"HERKES BİRBİRİNİ SUÇLADI"
"Hepinizin bildiği gibi Türk futbolu olağanüstü bir dönemden geçmektedir. 3 Temmuz süreci olarak tanımladığımız ancak başlangıcı daha öncesine dayanan süreç, camiaları karşı karşıya getirmiş, taraftarları birbirine düşürmüş, futbolumuzu içinden çıkılması zor bir girdabın içinde bırakmıştır. Sözde temiz futbol olarak başlanan bu süreç, istenmeyen tribün olaylarına neden oldu, kulüpler suçlandı. İnanılmaz travmalar yaşandı. Taraftarlar, buldukları her ortamda, birbirlerine hakaret ettiler. Herkes birbirini suçladı, küfürler, kötü sözler, iftiralar havada uçuştu. Bu temiz futbol süreci daha ilk dokuz ayında, birbirinden nefret eden, birbirini dinlemeyen bir futbol kültürü yarattı. Karşısındakini dinleme sürece zaten açzdı, tümden yok oldu. En acısı okullarda küçücük çocuklar birbirlerine sen şikecisin, şikeci takım demeye başladı. Gelecek nesiller için nefretin tohumları atılmaya başlandı. Bundan sonra bu sürece nasıl toparlayacağımızı bilmiyoruz.
"TÜM BUNLARA DEĞDİ Mİ?"
Bunca yaşananlara, yaşatılanlara, düşmanlıklara, nefrete, ülkemizi küçük düşürecek hamlelere gerek var mıydı. Tüm bulara değdi mi? Temiz futbol için hepimiz ne gerekiyorsa yapmaya, üzerimize düşen katkıyı yapmaya hazırız. Şimdi 3 Temmuz'dan bu yana yaşadıklarımızı hep beraber hatırlayalım.
6 Temmuz'da İstanbul Emniyet Müdürlüğü, bir web sitesinden açıklama yaparak 19 maçta şike yapıldığının delillendirildiğini açıkladı. Fenerbahçe odaklı olarak dosyanın gizliliği ihlal edildi. Haftalarca yayın yasağı getirilmedi. Getirildiğinde de iş işten geçmiştir. Savcılık da son derece zorlamayla çete suçu yaratarak dosyayı özel savcıya getirdi.
Hiç bir savunma almadan, bir rapor yazarak, bir kanaat oluşturmuştur. Dönemin TFF yönetimi de bu eksik rapor üzerinden medyayı ve kamuoyunu yönlendirmiştir. Bu eksik rapor üzerinden UEFA'ya sadece Fenerbahçe odaklı bir bilgilendirme yapılmıştır. Bize göre ülke futbolunun uluslararı ortamda zarar görmesine, hukuk cinayeti işleyenler neden olmuştur.
Tüm bunlar yaşanırken, medyanın bir kesimi, özel yetkili mahkemelerdeki dava hakkında bazıları hak hukuk tanımadan tavırlarını sürdürdüler. Bir iftira kampanyası başladı. Bugüne kadar türlü şekillerde devam etti.
"BİZLER TEMİZİZ"
Tüm bunlara rağmen şu sorular yanıtsız kaldı. Deliller toplanırken, neden suçüstü yapılmadı? Operasyon neden ligler tescil edildikten sonra yapıldı? Toplumu ilgilendiren hassas konuda neden yayın yasağı getirilmedi? Emenike'nin para sayma görüntüleri nerede? Fenerbahçe'nin çete ile örgüt ile ne alakası olabilir? Bu sorular medyada yeterince irdelenmedi. Tatmin edici yanıtlar verilmedi.
Bu aşamada biz ne yaptık. Yapılan onca haksızlık ve hukuksuzluğa rağmen Türk adaletine güvendik. Zaman zaman yapılan saldırılara toplu bir basın açıklaması yaptık. Sürece ilişkin bilgilendirmede bulunduk. Az öz açıklama yaptık. Camiamızdan gelen yoğun eleştirileri göze aldık. Gerekmedikçe de konuşmadık. En önemlisi, biz hiç bir resmi açıklamamızda, başkalarına hiç bir zaman saldırmadık, hedef göstermedik. Hukuktan adaletten bahsettik. Ortamı germedik. Germeye çalışanlara engel olmaya çalıştık. Atıp tutanların, hunharca kesenlerin, nefeslerin kesileceği ana geldik. TFF'nin yetkili organları, dosya üzerinden ve savunmaları da alarak çalışmalarını tamamlamak üzereler. Biz temiziz. Ve suçsuzluğumuza da inanıyoruz. Adil bir yargılamanın bunu ortaya çıkaracağına bugüne kadar inandık.
"58. MADDEDE TAVRIMIZ DEĞİŞMEDİ"
Basına yansıyan bilgilere göre, Etik Kurulu'nun raporu, bizim ilk günde savunduğumuz olayları teyit eder şekilde. Şike suçu oyuncular tarafından yerine getirilmediyse saha dışında da yoktur. Tabii bununla ilgili kararı kurumlar verecektir. Biz yine verilecek kararı bekliyoruz.
Bu noktada bir şeyi daha tekrarlamak istiyoruz, "58. maddenin değişmesi konusunda da ilk günden bu yana kulübümüzün tavrı aynıdır, değişiklik yoktur. Biz suçsuz olduğumuzu söyledik ve değiştirilmemesi gerektiğini söyledik. Sadece madde açısından suç ve cezanın dünya standartları açısından fazla olduğunu söyledik. Tekrar söylüyorum, biz masumuz, biz geçen seneki maçlarımızı şike yaparak, karşı takımın maçlarını oynamamasından dolayı almadık. Bununla birlikte çıkar amaçlı, suç örgütü kurmak ve yönetmek suçlamasıyla karşı karşıya kalan başkan ve yönetici arkadaşlarımız yargılanmaktadırlar. Haksız suç örgütü yönetmek suçlamasıyla mahkeme karşısındaki yöneticilerimiz, suçsuzdur ve bu tarihteki yerini almıştır. Fenerbahçe hesaplarının hepsinin hukuka uygun olduğu ortaya çıkmıştır. Fenerbahçe tertemizdir ve hiç bir gayri ahlaki unvanla yan yana konulamaz. Bize lütuf ve ayrıcalık olamaz.
Şimdi sıra sevgili başkan ve yönetici arkadaşlarımızın özgürlüklerine gelmiştir. Onlar ki Fenerbahçe değerlerine değer katmıştır: Onları silahlı suç örgütüne dahil etmek isteyenler, bir kişi dışında hepsinin tahliye edildiğini görmezlikten gelmektedir.
Kişiye özel yasalardan kimler yararlanmıştır. Peşinen suçlu ilan edilirken şu anda futbol hayatılarına devam edenlere tanınan haklar neden başkanımıza ve yöneticilerimize tanınmamaktadır. Her dosyanın kadorlu gizli tanıklarının yalan ve tirajı komik beyanlarla türk sporuna hayatlarını adayan kişilere yapılanlar devamıdır. Başkan ve arkadaşlarımızın en kısa sürede aramıza katılıp Fenerbahçe için yapacaklarına kaldıkları yerinden devam etmeleridir.
"FENERBAHÇE İLE SAHADA MÜCADELE EDEMEYENLER..."
Kimse kusura bakmasın. Tane tane söylemek istiyorum. Bunlar Fenerbahçe ile spor sahalarında başa çıkamayacaklarını anlayanların beyhude çırpınışlarıdır. Savunma hakkına, masumiyet karinesine saygısı olmayanların son hezeyanlarıdır. Her gün kupa isteyerek, kupa alacaklarını zannedenlerin rüyalarıdır. Adalet bekçiliği yapanların, hezeyanlarıdır.
Fenerbahçe bunu asla ve asla unutmayacaktır. Taraftarlarımız rahat olsun, zaman ve hukuki süreç bizi haklı çıkaracaktır. Burada gol kralımız, teknik direktörümüz, camianın sayın Aykut Kocaman'a ve onun nezdinde oyuncularımıza yürek dolusu teşekkür ediyorum.
Bize amatör branşlarda kupalar kazandıran tüm sporcularımıza teşekkür ediyorum. Taraftarlarımızın gösterdiği müthiş direniş ve kenetlenme bu süreçte bizi ayakta tutmuyştur. Onlar da kulüplerine destekleriyle şimdiden tarihe geçmiştir. Hepsine teşekkür ediyorum.
Fenerbahçe Spor Kulübü'nün taraftarlarıyla kenetlenerek elde ettiği başarılar tesadüf değildir. Tüm bunlar sayın Aziz Yıldırım'ın vizyonu ile başlayan çalışmaların bir ürünüdür. Bugün Fenerbahçe Spor Kulübü her alanda rakiplerinin önündedir. Fenerbahçe yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen neredeyse 3 büyük rakibin toplamı kadar bir ekonomik değere sahiptir. 100. yılında dünyada en çok kupa kazanan kulüp olarak Guinnes Rekorlar Kitabı'na girmiştir.
Fenerbahçe son 5 yılda toplam 32 kupa kazanmıştır. Fenerbahçe'nin tüm branşlardaki tüm takımları alt yapıda olmak üzere son 5 yılda dünya, Avrupa, Balkan, Türkiye şampiyonlukları olmak üzere toplam 297 kupa kazanmıştır. Sporcularımız dünya çapında sayısız başarılar elde etmiştir. Son olimpiyatlarda olduğu gibi ülkemizi en çok Fenerbahçe Spor Kulübü'nün sporcuları temsil edecek. Bize şüphesiz sayısız başarılar kazandıracaktır. Bunlar geceden sabaha olacak şeyler değildir. Bunlar Aziz Yıldırım ve arkadaşlarının Türk sporuna hayatlarını adamasının sonucudur.
Ancak Aziz Yıldırım ve arkadaşlarına reva görülen hepimizin vicdanını yaralamaktadırlar. Aziz Yıldırım ve arkadaşları tutuksuz yargılanmayı haketmektedirler. Bunu Türk adaletinden bekliyoruz
CAS DAVASI HAKKINDA...
Fenerbahçe Spor Kulübü olarak TFF ve UEFA'ya karşı, Şampiyonlar Ligi'nden men edilmemiz nedeniyle 1 Eylül 2011'de CAS'a dava açmıştık. Kulübümüzün savunma hakkı gözetilmeden, bu dava süresince kapalı kapılar ardında kalmış bir takım gerçeklere, bilgi, belgelere ulaşmıştık.
Bu sorunun ortadan kaldırılması için geçtiğimiz hafta geri çektik. Fenerbahçe olarak sergilediğimiz bu olgun davranışın hangi noktalara çekildiğini gördük. Kara propaganda yapan mihakların nasıl çalıştığını esefle takip ediyoruz. TFF'nin açıkladığı kararlar sonucunda, artık futbolu yaralayacak her türlü davranışlardan kaçındık, kaçınacağız. Kulübümüzün ve ülkemizin menfaatlerini sonuna kadar yürüttüğümüzün sonuna kadar kimsenin şüphesi olmasın. Kulübümüz ve ülkemiz açısından hayırlı olmasını istiyoruz.
AYSAL, PLAY-OFF'U F.BAHÇE'SİZ OYNAYACAK SANDI
Galatasaray Başkanı Ünal Aysal'ın açıklamalarını yorumlayan Özdemir, "Fenerbahçe'nin aldığı en büyük tepkilerin başında ezeli rakibimiz Galatasaray'dan gelmektedir. Sayın Aysal'ın Fenerbahçe'ye yenilsek bile biz Şampiyonlar Ligi'ne gideceğiz gibi talihsiz açıklaması oldu. Geçen sene bu olay Trabzonspor'la ilgili oynandı. Trabzon'un gönderilmesinde TFF'nin yaptığı talihsiz bir karar neticesinde oldu. Bugün artık tüm spor camiası bunun yanlış karar olduğunu söylemektedir. Sayın Aysal'ın yaptığı açıklama biz Fenerbahçe camiasını derinden yaralamıştır. Ama kendisi Play-Off maçlarını da Fenerbahçe'siz oynayacağını zannediyordu. 18 kulübün başkanlarının yanında Play-Off'u bizle oynayacaklarını söyledik. Şampiyonluk konusunda en az onlar kadar şansımız vardır. İnşallah Fenerbahçe hakkı olan şampiyonluk ipini göğüsleyecektir. Bunlar Galatasaray'ı hiçbir yere götüremez" dedi.
CAS davasıyla ilgili konuşan Özdemir, "Aziz Yıldırım cezaevinde tutuklu bulunmaktadır. Biz Yıldırım ve İlhan Ekşioğlu haricinde toplandık ve oybirliğiyle CAS davasından çekilme kararı verdik. Yıldırım'ın dahili yoktur. Bu karar ülkemizin ve Fenerbahçe'nin menfaati içindir " diye konuştu.
"Biz kendimizden eminiz" diyen Özdemir, geçen yılki şampiyonluk kupasının da alın teriyle kazanıldığını kaydetti.
TRABZONSPOR SIKINTININ BAŞ MİMARI
"Trabzonspor sağduyuyu göstermedi, hep ortamı germeye çalıştı" diyen Özdemir, Trabzonspor'un bugünkü sıkıntının baş mimarı olduğunu söyledi. Özdemir, "Trabzonspor, federasyonla konuşarak hakem değiştirmesini sağlamış mıdır? Biz Topuk Yaylası için yüzde 20'lik rakamı federasyon kanalıyla kullandık. Acaba Trabzonspor Karadeniz Oyunları için verilen 6 milyon liradan 5 milyon lira almış mıdır? Bu bugüne kadar hiç açıklanmadığı gibi maalesef araştırılmamıştır. Trabzonspor da PFDK'ya verildi. Fenerbahçe-Sivas maçı öncesi Trabzon'dan Sivas'a balık gönderiliyormuş. Bu balık işi nedir? Tapelerdeki balık meselesinin açıklanmaya ihtiyacı vardır. Trabzonspor yöneticilerinin Başbakan hakkında konuşmaları olmuştur. Bu konuşmaları Aziz Yıldırım yapsaydı belki Ergenekon davasıyla birleştireceklerdi. Bu konuşmalar hiç dikkate alınmamıştır" dedi.
KOÇ: UEFA'YA 'GİTMEYELİM' GARANTİSİ VERMEDİK
Fenerbahçeli yönetici Ali Koç da yaptığı açıklamada "Spor medyamızda bir sıkıntı var. Bu CAS konusunda da söz konusudur. Aylardır UEFA'nın Türkiye'yi yıllarca men edeceğini söylediniz ama bir kişi çıkıp bir takımın fiilinden dolayı böyle bir cezalandırma olmadığını açıklayamadı. Trabzonspor'un gitmesiyle ilgili tartışmalar yapıldı. Bir kişi statüye baksaydı, bir ülkede bir takımı federasyon şampiyonadan çekince sıradaki takım gider. CAS davasıyla ilgili pek çok bilgi kirliliği yapıldı. Tarih değişti bundan anlamlar çıkarıldı. CAS davalarında tarih değişir, pazarlık yapılır. Bunun onlarca örneği söz konusu. Fenerbahçe'nin UEFA turnuvalarına katılmayacağına dair garanti verdiği söyleniyor. Böyle bir garanti yoktur. Gitmemize hiçbir engel yoktur. Avrupa'ya gitmeyeceğize dair UEFA'ya taahhüt verilmemiştir" dedi.

yuzdeyuzhaber





Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol