Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında, grup başkanvekillerinden muhalefetin partiye yönelik tutumları ile ilgili sessiz kalmamalarını istediği” öğrenildi.

Erdoğan’ın, grup başkanvekillerine, “Çıkıp muhalefete karşılığını verin. Meclis’te aktif olun, sessiz kalmayın” dediği kaydedildi. 

"MUHALEFETE AYNI SERTLİKTE KARŞILIK VERİN"

Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'nun haberine göre; Erdoğan’ın başkanlığında toplanan son AKP MYK toplantısının ana gündem maddesi asgari ücret ve sağlık çalışanlarının maaşlarına yapılacak düzenlemeler oldu. Erdoğan’ın toplantıda, “asgari ücretin 4 bin TL’nin altına düşürülmemesini istediği” belirtilirken, toplantıda dikkat çeken bir başka ayrıntı yer aldı. Erdoğan, grup başkanvekillerinden “muhalefete karşı sessiz kalmamalarını” istedi.

Başta CHP olmak üzere muhalefet partilerinden hem AKP’ye hem hükümete hem de “şahsına yönelik sert eleştirilerin” geldiğini belirten Erdoğan’ın, grup başkanvekillerinden de “aynı sertlikte karşılık vermelerini istediği” belirtiliyor. Erdoğan’ın ayrıca grup başkanvekillerinden “iktidarın icraatlarını Meclis’te etkin bir dille anlatmalarını istediği” de ifade ediliyor. 

MECLİS'TEKİ GERİLİMİ ÖRNEK VERDİ

Erdoğan’ın, AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’nu da “örnek gösterdiği” belirtiliyor. İYİ Partili Lütfü Türkkan’ın bir yurttaşa küfür etmesi, TBMM Genel Kurulu’nda sert tartışmalara neden olmuş, İYİ Partililer ile AKP’li ve MHP’li milletvekilleri arasında gerilim yaşanmıştı. AKP Grup Başkanvekili Akbaşoğlu’nun küfre ilişkin sözleri gerilimi tırmandırmıştı. Erdoğan, Akbaşoğlu’nu “örnek göstererek”, iktidarın yürüttüğü politikalara karşı “gerekli cevabı vermelerini istediğine” dikkat çekiliyor. 

ERDOĞAN NEDEN BU KADAR ÖFKELİ...

Öte yandan Y.Çağ Yazarı Arslan Tekin'in Erdoğan'ın öfkesini sorguladı.

"Dış borçlar büyük yük. Şimdiki iktidarda akıl almaz dış borçtan bahsediliyor. IMF'nin kapısı çalınmıyor ama tefecilerin kapısı çalınıyor. Kemal Kılıçdaroğlu sık sık İngiliz tefecileri gündeme getiriyor. Yüz milyarlarca dolar borçtan bahsediyor. Saray Mukîmi'nin ağzından bir kere olsun, "Bay Kemal! Tefecilerle bir işimiz olamaz. Nas var nas! Mahkemede hesaplaşırız. 1 milyonluk dava açıyorum!" demediğine göre, var bişi!

Altı muhalefet partisi, akıllı bir iş yaptı. Bir araya gelerek, Türkiye'nin nasıl yönetilmesi gerektiği kararına vardı. Maddeleri de tek tek yazdı. Birden iktidar değişseydi, bir bocalama olacaktı. Sistem saat gibi işlemeli. Türkiye çöküşte. El birliği şart.

Saray izin vermezse TÜİK Başkanı'nın yapacağı bir şey yok.

R. T. Erdoğan'ın sözleri çok ağır: "Kılıçdaroğlu'nun kendi partisindeki kliklere dişi geçmiyor ama memurlara çemkirmeyi iyi biliyor. Bunun adı siyaset değildir, siyaset yanına topladığın azgın güruhla MB, TÜİK gibi kamu kurumlarını basmak, ağzından köpükler saçarak memurlara hakaret etmek hiç değildir."

Anadolu'da "çemkirmek" köpeğin kesik kesik havlamasına denir. Ağır hakarettir. Ancak, Yargıtay hakaret saymıyor."

Ne olacak şimdi?