Metropoll Araştırma’nın son anketinden çok çarpıcı bir sonuç çıktı. Bugüne kadar görülmüş en yüksek kararsız seçmen oranlarından birine ulaşıldı. Ayrıca Berat Albayrak'ın istifasının da Erdoğan'ın otoritesini zayıflattığı belirtildi.

Ankete göre, ekim ayı itibarıyla kararsız seçmenin oranı yüzde 25,3 oldu. Bu, her dört seçmenden birinin oy verecek parti aradığına işaret ediyor.

Metropoll Araştırma şirketinin sahibi Özer Sencar, tabloyu sosyal medya hesabından paylaşarak, “Metropoll’ün 2014-2020 sürecindeki aylık araştırmalarında kararsızların değişimi. Tesbit edilen en yüksek değer %25,2” notunu düştü.

DAHA ÖNCE EN YÜKSEK DÖNEM 7 HAZİRAN ÖNCESİYDİ
Grafikte salgın dönemine dek tespit edilen en yüksek kararsız oranının AKP’nin ilk kez Meclis’te tek başına hükûmet kurmaya yeterli sandalyeyi kazanamadığı 7 Haziran seçimlerinde olduğu görülüyor. O dönem dahi bu oran yüzde 20,2 olarak gerçekleşmiş.

Bu seçimden 6 ay sonra yapılan 1 Kasım seçiminde ise kararsızların oranının sert bir şekilde düşerek yüzde 13,6’ya gerilediği göze çarpıyor. Bu seçimde AKP yeniden tek başına hükûmet kuracak sandalye sayısına sahip olabilmişti. Bu da kararsız seçmenin daha çok AKP seçmeni olduğu yönünde yorumlanıyor.

Koronavirüs salgını döneminde ise bu oran aşılarak yüzde 23,4’e yükseldi. Daha sonra yüzde 18,7’ye kadar gerileyen kararsız seçmen oranı, ekim ayında pik yaparak yüzde 25,3’e çıktı.

BERAT ALBAYRAK'IN İSTİFASI OTORİTESİNİ ZAYIFLATTI

Özer Sencar, Berat Albayrak'ın istifası ile ilgili değerlendirmelerde de bulunarak, "Daha önce de benzeri yaşanmıştı. Süleyman Soylu ani bir kararla istifasını duyurmuştu. MHP'nin de verdiği destekle, Erdoğan istifayı kabul etmedi ve Süleyman Soylu istifasını geri aldı.

Burada biraz farklı bir olay var, çünkü Berat Albayrak Süleyman Soylu gibi güçlü bir isim değil. Berat Albayrak kayınpederinin kredisini kullanan ama oturduğu makamı dolduramayan birisiydi.

Muhtemelen Merkez Bankası'nın başına yapılan atama ile ilgili bir kriz yaşayan Berat Albayrak, Tayyip Erdoğan'a ulaşamadı. Bu durum Tayyip Erdoğan'ın Berat Albayrak'ı dikkate almayacağını fiili olarak göstermesiydi. Kendisi azletmek yerine kendisinin istifa etmesini istedi, onu uzakta tutarak istifaya zorlamış olabilir.

Ama Berat Albayrak'ın istifa şeklini medeni ülkelerde karşılaştığımız bir istifa şekli olarak doğru bulmuyorum. Bunlar devlet yönetiminde karşılaşılacak şeyler değildir. Aslolan burada, Tayyip Erdoğan'ın Berat Albayrak'ı azletmeden istifaya zorladığı şeklinde bir algı yarattı bende. Bu durum da Tayyip Erdoğan'ın giderek gücünün ve otoritesinin azaldığını gösteriyor" dedi.