Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Almanya, hızlı ve yoğun geçen bir referandum sürecinden sonra şimdi de Almanya’daki “Süper Seçim Yılı” kapsamında kardeş partisi Almanya Sosyal Demokrat Parti (SPD) yetkilileri ile görüştü.

CHP Almanya Temsilcisi ve Baden Württemberg Birlik Başkanı Kazım Kaya ve beraberindeki heyet, SPD’nin eyaletteki ağır topları ile bir araya geldi ve seçim kampanyaları çerçevesinde Alman sosyal demokratlara destek sözü verdi.

CHP Almanya Sözcüsü Kazım Kaya, Almanya Sosyal Demokrat Parti’li (SPD) siyasetçilerle gün boyu süren temaslarda, seçimlerde işbirliği koşullarını konuştu.

‘DEMOKRASİNİN KORUNMASINDA ÖNEMLİ BİR ADIM’

Aynı zamanda CHP Baden Württemberg Birlik Başkanı da olan Kaya, önce SPD Baden Württemberg Eyalet Parlamentosu Meclis Grubu Başkanı Andreas Stoch ile makamında bir araya geldi.

Seçim kampanyalarında SPD’ye tam destek sözü veren Kaya’ya, SPD Eyalet Meclis Grubu Başkanı Stoch ve beraberindeki SPD’nin Federal Meclis Milletvekili Adayı olan Dr. Nils Schmid, Türk sosyal demokratlarla hem Türkiye’deki demokrasi için hem de Almanya’daki demokrasinin korunması adına adım atmaktan heyecan duyduklarını dile getirdiler. Görüşmede SPD Baden Württemberg Eyalet Meclis Grubu Basın Bürosu Baş-kanı Martin Mendler de hazır bulundu.

MECLİS GRUBU BAŞKANINDAN SONRA EYALET ŞEFİYLE DE GÖRÜŞTÜ

Kaya, SPD’li siyasetçilerle işbirliği için el sıkıştıktan sonra bu sefer rotayı, SPD Baden Württemberg Eyalet Teşkilatı binasına çevirdi.

Burada Kaya’ya CHP BW Birlik Başkan Yardımcısı ve Stuttgart Temsilcisi Şirin Üstün başta olmak üzere, CHP’nin il ve ilçe teşkilatları yöneticileri ve Eyalet Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri eşlik etti.

Ekibi burada SPD Baden Württemberg Eyalet Teşkialtı Başkanı ve Federal Meclis Mil-letvekili Adayı Leni Breymaier karşıladı.

Temaslarda Baden Württemberg Eyalet Eski Başbakanı ve Ekonomi ve Maliyeden Sorumlu Eski Süper Bakan Dr. Nils Schmid , SPD Baden Württemberg’in “göçmen cephesinin” tanınan yüzü, Federal Meclis Milletvekili Adayı, Türk hukukçu Macit Karaahmetoğlu ve SPD ve Biz Grubu’nun kurucularından Ferdinan Kuschnick de hazır bu-lundu.

Türk kökenli Alman seçmen açısından önemli bir fırsat olan bu buluşmada, CHP ekibi seçmenlerin taleplerini de dillendirdi.

Ancak CHP-SPD temaslarına, Türkiye’de AKP’ye oy veren, Almanya’daki yüzde 63 oranındaki “evet”te yer alan SPD’nin içindeki Türk kökenlilerin durumu damgasını vurdu.

CHP Almanya Sözcüsü Kaya, “Almanya’da sosyal demokrat bir parti olan SPD’ye üye olan çok sayıda Türk kökenlinin Türkiye’de muhafazakar siyasi partileri ve oluşumları destekle-diklerini biliyoruz. SPD içinde yuvalanan Gülen taraftarları olduğunu da. Bu konuda SPD’nin bir tavır takınmasını ve net bir yol izlemesini talep ediyoruz” dedi.

CHP heyetinden de benzer yönde sesler yükseldiği gözlenirken, SPD yönetiminin sosyal demokrat çizgiye taban tabana zıt olan üyeler konusunda ne gibi önlem alacağı soruları da yöneltildi.

‘SAFMIŞIM! AMA ŞİMDİ FARKI GÖREBİLİYORUM’

Bunun üzerine SPD’nin Baden Württemberg Şefi Leni Breymaier şu çarpıcı yanıtı verdi:

“Açıkçası siyasete yeni başladığımda çok saf olduğumu şimdi görüyorum. Bizi seçim kam-panyaları çerçevesinde kermeslere, iftarlara davet ediyorlardı. Karşımızdaki Türk toplumunun son derece muhafazakar bir görüntüsü vardı. Kendimi hiç de iyi hissetmiyordum. Ancak bugün geçmişe bakınca ne kadar yanıldığımı görüyorum. SPD’deki bazı Türk kökenlilerin, diktatörlüğü desteklediklerini, tek adam sistemine heves ettiklerini üzülerek gözlemle-dik. Ancak artık aydın ve ilerici Türklerle muhafazakar Türkler arasında biz de gözlem ya-pabiliyoruz. Yine de önlemler çerçevesinde il ve ilçe teşkilatlarımızdaki Türk kökenli üyelerimizin sosyal demorat çizgiyle uyumlu olup olmadıklarının analizini yaptırmak gerekiyor anlaşılan”

‘TEPEDEN TABANA KADAR YAKINLAŞMA ŞART’

SPD’nin Federal Meclis Milletvekli Adayı Nils Schmid de Başkanlık sisteminin dayatıldığı referandumun tartışmalı sonuçlarına işaret ederek “Almanya’daki yüzde 63 evet diyen kesime bakmak gerekiyor. Hepsinin de radikal İslamcı ya da hardliner olduğunu söyleye-meyiz. Anlaşılan Türk kökenli Alman seçmenin değerler sistemini iyi incelemek ve bu yönde politikalar geliştirmek gerekiyor” dedi. Dr. Schmid, gelecekte CHP ile sıkı bir işbirliği için sadece eyaletler düzeyinde değil, il ve ilçe teşkilatıları seviyesinde de yakınlaşmanın önemli olduğunu vurguladı.

Sschmid, Türklerin aidiyet duygularını kuvvetlendirecek uyum politikalarının geliştirilerek devamının sağlanmasınıngerekliliğine işaret etti.

'ERDOĞAN SARAYINA ÇEKİLİRKEN, BİZ BURADA BİRLİKTE YAŞAMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

SPD’nin bir diğer Federal Meclis Milletvekili Adayı olan Macit Karaahmetoğlu ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Referandum sürecinde izlediği tutumu sert dille eleştirerek, Almanya’daki Türk toplumunu saflara ayrıdığını ve Türkler ve Almanlar arasındaki dostluğu ise zedelediğini dile getirdi.

Karaahmetoğlu “Erdoğan burada bir kaç oy alacak diye birçok şeyi yıktı geçti. Erdoğan şimdi Başkanlık sarayına geri çekilebilir ama biz burada birlikte yaşamaya devam edeceğiz. SPD’nin görevi insanlar arasındaki iletişiminin yeniden devamını sağlamak. Ancak CHP gibi Türkiye’nin önemli anamuhalefet partisinin burada olması da çok önemli, diyaloğun geliştirilmesinde etkili olacaktır. Kardeş partimiz olarak belli bir yakınlığımız da söz konusu. Biz bu yüzde 63’lük kesimden vaz mı geçeceğiz? Hayır! Bunun önemli bir kısmını Türkiye’deki demokrasi için kazanmalıyız. Erdoğan nazi benzetmeleri ile de havayı sertleş-tirdi. Referandum sonrası ise ekonomik destek istediklerini biliyoruz. Turizm sektörü çök-mek üzere. Erdoğan’ın referandum sonuçlarından aslında hiç de memnun olmadığını söy-leyebiliriz. 2019’da Başkanlığa çok farklı bir isim de seçilebilir. Kısacası CHP-SPD işbirliğinden ve diyaloğun geliştirilmesinden çok memnun olduğumuzu söyleyebliriz. CHP’nin de desteğiyle SPD’nin daha fazla seçmene ulaşması büyük önem taşımaktadır” dedi.

Toplantının sonunda Kazım Kaya ise “Irkçılık, yabancı düşmanlığı, ayrımcılığa karşı mücadele konusunda hedeflerimiz de görevlerimiz de aynı. Ne yazık ki Almanyalı Türk’ün yüzde 63 evet demesinde Angela Merkel, Gerhard Schröder gibi Alman siyasetçilerin AKP’ye verdiği destekler de etkili olmuştur. Türkiye’de AKP’yi seçip, Almanya’da Sol Parti’ye, Birlik’90 / Yeşiller’e ve SPD’ye oy atan ya da kayıt olan Türk kökenli Alman seç-menin, örneğin söz konusu partilerin çifte vatandaşlık vaatlerinde de olduğu gibi, bunu belli çıkarlar ekseninde gerçekleştirdiği ise aşikar” dedi. (Işın Toymaz-ABC)