KKTC'de Cumhurbaşkanlığına Mustafa Akıncı'nın seçildiğini anımsatan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gerginlik yaşadıklarını belirten Günay, "Biz buna alıştık, Kıbrıslı dostlarımız da alışacak" ifadesini kullandı.

27 Nisan muhtırasının yayınlandığı dönemde, bunu ciddiye aldıklarını ve hükümete destek olduklarını anlatan Günay, "Sonraki yıllarda birçok olay sorgulama, yargılama konusu oldu ama Genelkurmay sitesinde yayınlanan bu elektronik muhtırayla ilgili ne bir tartışma ne de yargılama oldu. Eğer bir kumpas olmuşsa 27 Nisan muhtırası kumpastı ve arkadan gelen bir sürü olayı tetikledi, maniple etti" diye konuştu.

Günay, bu muhtıranın "danışıklı dövüş" olup olmadığını herkes gibi kendisinin de sorgulama hakkı olduğunu kaydetti.

Bir grup emniyetçi ile ilgili verilen tahliye kararı konusundaki tartışmalara da değinen Günay, şunları söyledi:

"Tahliye kararlarının uygulanmaması, bu kişilerin tutuklu değil tutsak durumda olduklarını ortaya koyuyor. Verilen tahliye kararının hukuki dayanakları sağlam. Yerel ve evrensel müktesebata uygun. Başbakan ve Cumhurbaşkanının bu konuya ilişkin açıklamalarının ardından HSYK'nın aldığı karar, hukuk devletinin askıya alındığını gösteriyor.

Ben 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubatı yaşadım. Bu dönemlerde de haksız kararlar verilirdi ancak bir mahkemenin verdiği tahliye kararının uygulanmamasıyla ilk defa karşılaşıyorum. Bu Türkiye'de ilk defa yaşanıyor. Bu gerçekten vahim. Adaleti çökertirseniz, toplumun, devletin temel direğini çökertmiş olursunuz. Adaletin zedelendiği bir yerde yönetim hukukiliğini, meşruiyetini kaybeder. Bundan sonrası için kaygılıyım ama inşallah önümüzdeki süreç bizi esenlikli bir yere taşır."

Türkiye'nin bu seçimlerde bir rejim tartışması da yaptığını belirten Günay, "Hukuku mu buyruk mu egemen olacak, bu seçimde ona karar verilecek" dedi.

Günay, bir başka soru üzerine de "Birileri cemaat tartışması yapıyor ama cumhuriyet elden gidiyor" ifadesini kullandı.