Engin Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında güncel siyasi ve ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. Altay’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

ERDOĞAN, FİTNE ODAĞI OLMA:

“Bir cumhurbaşkanı toplumu ayrıştırıyor, muhalefeti kışkırtıyor ve kendisinden olmayan herkese kin kusuyor, öfke saçıyor. Bu anormal bir durum. Bir cumhurbaşkanının, cumhurbaşkanı olduğunu hatırlaması lazım. Bir yılda 365 gün var. Devletin ve milletin temsilcisi olduğu 6 gün buldum. Dün 10 Kasım’dı, beyefendi kin kustu. Dilin zehir saçmasın Erdoğan, kin kusma. Eskiden siyasette gerilim olurdu, tansiyon yükselirdi; cumhurbaşkanı devreye girerdi. Şimdi cumhurbaşkanı gerilimin kaynağı oldu. Bir ülke düşünün; siyasetteki kutuplaşmanın, gerilimin kaynağı, kendisi. Münakaşa edeceğiz. Rahmetli Süleyman Demirel, ‘Münakaşaları takip ediyorum kıvanıyorum, demokrasi tıkır tıkır işliyor’ derdi. Kendisine buradan sesleniyorum, ‘Erdoğan, Sayın Cumhurbaşkanı, fitne odağı olma ve unutma, çok beğendiğim bir söz var, ‘Fitne kapıdan girince birlik bacadan çıkar’. Türkiye’ye yazık etme. Bu tutumunun doğru olduğunu düşünüyorsan gel, milletin hakemliğine gidelim. Senin bu üslubun, tavrın doğruysa al milletten yetkiyi, biz de ağzımızı kapatalım.

ASGARİ ÜCRETTE DÜNDEN BUGÜNE 45 LİRA DAHA UÇTU:

Bugün çocuklar doların artışını söyleyince… Nereden nereye? Nasıl bir Türkiye devraldılar? O zaman 100 ABD doları, 170 TL idi. Yavaş yavaş dolar yükseldi. Ne oldu? Tarih 24 Haziran 2018; 100 doları, 2003’ten 2013’e gelinceye kadar 470 liraya çıkardı. Üç yıl geçti. Bugün 11 Kasım; milletin cebine el girdi. Bu 100 dolar, 996 lira. Erdoğan’ın getirdiği Türkiye bu. Elin 100 doları, bizim 996 liramız. 170 liradan aldın, 996 liraya getirdin. ‘Verin bu kardeşinize yetkiyi, enflasyonla nasıl mücadele edilir görelim’ diyordu. Dün söyledim. ‘2021 yılı başında 385 dolar olan asgari ücret, 291 liraya düştü. Erdoğan, asgari ücretliden 900 lira uçtu, bu parayı 2021 için asgari ücretlinin cebine koy kardeşim’ dedim dün bu saatlerde. 24 saat geçti. Bugünkü kurla Erdoğan, 900 lira değil, 945. Yani dünden bugüne 45 lira daha asgari ücretlinin cebinden çalındı. Böyle bir şey olabilir mi? Al sana, 45 lirası daha gitti benim asgari ücretlimin. Ne yapacaksın; 2021 kaybı olan 945 lirayı vereceksin. Sonra aralıkta Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplandığında, bu 945 liranın üzerine minimum yüzde 20 de zam vermek zorundasın. Vermezsen adil olmazsın. Vermezsen zalim olursun. Bu yapılacak. Bizim asgari ücretlimizin cebinden 945 lira cebine koyulacak, üstüne 2022 için en az yüzde 20 zam. Yüzde 30-35 üzeri bir zamma ihtiyaç var ki asgari ücretli düştüğü yerden kalkabilsin.

BUHRAN TABLOSUNU KAPATMAK İÇİN KIŞTIRTMAYA DEVAM EDİYOR:

Dünyanın en pahalı cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhurbaşkanı. Dünyanın en yüksek faizi, en yüksek enflasyonu bizde. Dünyanın en yüksek kadın cinayeti oranı bizde, bu kabul edilebilir mi? Dünyanın en yüksek rantı bizde. Dünyanın en yüksek işsizliği bizde. Avrupa’nın, Arnavutluk’tan sonra en düşük asgari ücreti bizde. Dünyada da ilk 10’dayız, Beyefendi’nin pembe tablo çizdiği Türkiye’de. En kırılgan ekonomilerde dipteyiz. En düşük kişi başı gelir Türkiye’de. Bunların hepsini devletin resmi rakamlarından aldık. Bu kötü, karamsar, buhran tablosunu kapatmak için de kışkırtmaya devam ediyor. Hiçbir şekilde örtemezsin.

VARLIK FONU’NUN DENETİM RAORU NEREDE:

2021 yılında, 1 trilyon 346 milyar lirayla bu devletin bütçesi bağlandı. Varlık Fonu varlığı, 2 trilyon 160 milyar lira. Bütçenin iki katı. Halk Bankası, Vakıfbank, Borsa İstanbul, Türksat, var var… Kanun, bunun denetimini ve Plan Bütçe’de görüşülmesini öngörüyor. Niye hala gelmedi? Ekim ayında görüşmeleri tamamlanmış olmalıydı. Ne saklıyorsun? Ne gizliyorsun? Bütün kamunun en mühim kuruluşlarının olduğu Varlık Raporu’nun denetim raporu nerede? Ne kaçırıyorsun?

BUNU HERHALDE KEMAL KILIÇDAROĞLU İLE MERAL AKŞENER’E SÖYLEMİYOR:

Bunlar tam Bremen Mızıkacıları. Numan Kurtulmuş ve Binali Yıldırım. Sayın Yıldırım, ‘… ortak akılla çözeceğiz, bunun yolu da birbirimizi anlamaktan geçiyor, fildişi kulelerden aşağı bakarak çözemeyiz.’ Bunu herhalde Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener için söylemiyor. Sayın Kurtulmuş, ‘hayat pahalılığının vatandaşı rahatsız ettiğini biliyoruz.’ Bunların ikisi de bunlara cevap verirler. Söyledikleri bu. Çok acil bazı önerilerimiz var. Derhal 3600’ü getir, söz namustur.

ÜÇ YETKİLİ ÜÇ FARKLI ŞEY SÖYLER Mİ?

EYT meselemiz var. Ben çıldıracağım. Beyefendi ‘olmaz öyle şey’ dedi, Bakan ‘Çalışıyoruz’ dedi, sonra dün Fuat Oktay ‘Böyle bir çalışmamız yok’ dedi. Haydi buyur. Erdoğan, şu kabineni topla. Ben EYT’liler adına Erdoğan’a soruyorum. Böyle devlet yönetilir mi? Üç yetkili üç farklı şey söyler mi? Derhal ne Fuat Oktay ne Çalışma Bakanı’ndan, EYT ile ilgili Erdoğan’dan açıklama bekliyoruz, çözmek zorunda. Bak Erdoğan, bu çiftçi, bu köylü var ya fenadır, seni fena yakacak. Öyle köye gidip, çeşmelerde abdest alacağım diye köylerden oy alınmıyor, senin vekilin köylere gidemiyor. Çiftçi borçlarını derhal sileceksin. Bunu da yap. Daha fena olmamak için yap. Derhal esnaf kredilerinin faizlerini silip atacaksın. Beşli çeteden kısacaksın, çiftçiye; haramilerden kısıp esnafa vereceksin. Emekli maaşlarını asgari ücretli altında alan milyonlar var, Türkiye’nin bütün emeklileri aç. Açlık sınırı altında maaş alıyor. 3-5 maaş alan avenelerine diyeceksin, kısacaksın.

TERÖR ÖRGÜTÜ YÖNETİCİLERİNDEN KAHRAMAN ÇIKARMANIN AYIBI YAŞANDI:

Meclis’te zaman zaman ayıplı işler oluyor, siyasetçilerin de yol kazası olur. Dün ilk defa bir şey oldu. Eline şehitlerimizin kanı bırakmış terör örgütü yöneticilerinden terörle mücadele kahramanı çıkarmanın ayıbı yapıldı. Yuh ki yuh, yazık ki yazık, eyvah ki eyvah.”

Mazlum Kobani’nin CHP hakkındaki açıklamalarının sorulması üzerine Engin Altay, “Hiçbir terör örgütü yöneticisi bizim muhatabımız değil. CHP’ye bir leke yapıştırmak mümkün değildir. AKP cephesi bakımından söylüyorum, teröristlerden medet umanlardır. Mal bulmuş mağribi gibi atladığını görüyorum. Kimin hangi terör örgütü yöneticileriyle düşüp kalktığını vatandaşımızla paylaşmaktan memnuniyet duyarım" yanıtı verdi. 

Altay, Saadet Parti Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyareti sırasındaki oturduğu yere ilişkin gündem olan fotoğrafın sorulması üzerine, “Sayın Bahçeli’nin bir açıklaması var. Cumhur İttifakı’nda olsak da işlevsel sorumluluğumuz muhalefettir. Bu Erdoğan’ı üzmüştür, Bahçeli’ye ‘beni bırakma’ mesajı vermiş olabilir. Sayın Karamollaoğlu, Sayın Erdoğan’dan yaşça da büyüktür. Siyaset vicdan ve nezaket işidir. Erdoğan da ikisi de yok" dedi.