Reuters'den Olay Yazı: En Ağır Darbeyi Türkiye Alacak

Türkiye'nin ekonomideki kötü gidişatı ve uyguladığı politikaları analiz eden İngiliz Reuters Ajansı, " Yüksek faiz politikası Türkiye ekonomisine hasar verecek, en ağır darbeyi Türkiye alacak" ifadelerini kullandı.

30 Ağustos 2022 Salı 10:57
Reuters'den Olay Yazı: En Ağır Darbeyi Türkiye Alacak

Reuters'ın analizine göre FED'in uzun süreli yüksek faiz politikası kararı, Türkiye ekonomisine hasar verecek ve enflasyonist baskıyı daha da artıracak.

İngiliz Reuters haber ajansı Türk ekonomisinin gidişatını değerlendiren bir analiz yayımladı. 

Haberde, New York merkezli finansal analiz şirketi S&P Global'in, Türkiye ile birlikte Güney Afrika ve Arjantin'de finansal kurumların borç verme riskini yüksek ya da çok yüksek olarak sınıflandırdığı hatırlatılıyor.

Cornell Üniversitesi'nden Ekonomi Profesörü Eswar Prasad, "FED'in faiz oranlarını artırması ve (oranların) yüksek kalması Sri Lanka ve Türkiye gibi sınırın eşiğindeki ekonomilere hasar verecektir." diyor ve ekliyor:

"İki ile üç yıllık bir zaman diliminde işler zorlaşmaya başlayacaktır...FED'in faizleri uzun süre yüksek tutacağı kesinleşirse baskılar hemen hissedilebilir."

Powell, 26 Ağustos'ta yaptığı konuşmada FED'in büyümeyi kısıtlamak için gerektiği kadar faiz artıracağını ve şu anda bankanın yüzde 2 hedefinin üç katından fazla seyreden enflasyonu düşürmek için oranları "bir süre daha" yüksek tutacağını söylemişti.

ABD'de enflasyon son 40 yılın en yüksek düzeyinde ve henüz zirveyi görmediği düşünülüyor. S&P Global; Çin, Hindistan ve Endonezya dahil olmak üzere birçok ülkede finansal kurumların kredi riskinin yüksek veya aşırı yüksek olduğunu söylüyor.

New York Üniversitesi Stern İşletme Okulu'ndan Profesör Peter Blair Henry, "FED için kriz zamanı" yorumunu yapıyor ve ekliyor:

"Son 40 yılın güvenilirliği tehlikede, bu nedenle gelişmekte olan ülkelerde hasara yol açıp açmadığına bakılmadan ne olursa olsun enflasyonu düşüreceklerdir."

Birçok gelişmekte olan ülke dolar cinsinden borçlanıyor. FED'in faizleri yükseltmesi, borç alma maliyetlerini yükseltiyor. Buna ek olarak gelişmekte olan ülkelerin risk primini yükselterek borç almasını daha da güçleştiriyor. Yüksek faizin, doların gelişmekte olan ekonomi para birimleri karşısındaki değerini yükselterek ithalat maliyetlerini yukarı çekeceği ve enflasyonist baskıyı artıracağı öngörülüyor.

Haberde Çin ve Hindistan gibi ülkelerin bu baskıdan etkilenmediği ancak Türkiye ve Arjantin gibi daha küçük ülkelerin açıkça bundan mağdur olduğu belirtiliyor. IMF baş ekonomisti Pierre-Olivier Gourinchas, "Sınırda olan ekonomilerimiz ve düşük gelirli ekonomilerimizde halihazırda reel yatırım getirileri sorunlu ya da sorunluya yakın seviyelere yükselmiş durumda." diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:

"Düşük gelirli ülkelerin yaklaşık yüzde 60'ı ile gelişmekte ve sınırda olan 20 ülke bu durumda. Hâlâ piyasalara erişimleri var ancak borçlanma koşulları kesinlikle çok kötüleşti." ifadelerini kullandı.

ALIM GÜCÜ ARTTI MI?

Öte yandan  finans uzmanı Prof. Dr. Özgür Demirtaş da kendi sayfasında bir anket yayınladı.

Demirtaş kendi Twitter sayfası üzerinden "Türkiye’nin Milli Gelirinin arttığı söyleniyor. Peki: Sizin geçmiş 2 yılda alım gücünüz arttı mı?” sorusunun yer aldığı bir anket çalışması gerçekleştirdi.

Demirtaş’ın anketine cevap verenlerin yüzde 95,3’ü alım güçlerinin iki yılda artmadığını ifade ederken sadece yüzde 4,7’si alım güçlerinin arttığını belirtti.

yuzdeyuzhaber





Son Güncelleme: 30.08.2022 11:10
Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol