Bloomberg'te yer alan bir analizde, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ölümcül depremin ardından yeniden inşa çalışmalarını hızlandırmayı ve ekonomiye gelebilecek olası bir darbe öncesinde popülaritesini artırmaya çalışırken daha önce ilan ettiği seçim takvimine sadık kalmayı planlıyor" ifadeleri kullanıldı.

Bloomberg'in AKP içi kaynaklara dayandırdığı haberde şöyle denildi:

"Erdoğan ve AKP'nin üst düzey üyeleri geçen hafta, seçimlere yönelik olası bir ertelemenin artılarını ve eksilerini tartışmak üzere toplantılar yaptı. Görüşmelerin sonucunda, daha önce 14 Mayıs olarak düşünülen seçim takvimine sadık kalınacağı, ancak 18 Haziran tarihinin de masada olduğu belirtildi..."

Bloomberg'e konuşan kaynaklar, pazartesi günü aynı bölgede gerçekleşen iki sarsıntının ardından da durumun değişmediğini kaydetti. 

Analiz şöyle devam etti:

"Depremden etkilenen bölge yaklaşık 8 milyon kayıtlı seçmene (toplam seçmen nüfusunun yüzde 14'üne) ev sahipliği yapıyor ve Yüksek Seçim Kurulu'nun bu merkezlerde seçimleri nasıl yöneteceğine karar vermesi bekleniyor. Hükümet tarafından yapılan açıklamaya göre yaklaşık 2 milyon seçmen afet sonrası bölgeyi terk etti. Bu durum, yirmi yıllık iktidarının en zorlu seçim yarışlarından birine hazırlanan Erdoğan'ın başını ağrıttı..."

"ERDOĞAN SADAKA DAĞITTI"

Bloomberg'in seçim analizinde ayrıca şu ifadeler yer aldı:

Ülkedeki acil durum müdahalesinin hızı ve binaların kalitesi; "Depreme dayanıklı binalar için milyarlarca dolarlık inşaat hamlesi sözü veren ve buna karşılık depremzedelere sadaka dağıtan cumhurbaşkanına yönelik eleştirilerin artmasına neden oldu."
Erdoğan, zorlu kış koşulları nedeniyle kurtarma ekiplerinin gönderilmesinde başlangıçta bir gecikme yaşandığını kabul etti, ancak genel müdahalenin yetersiz olduğunu reddetti.
Cumhurbaşkanı, depremlerden bu yana daha önce ilan ettiği seçim takvimine ilişkin bir taahhütte bulunmaktan kaçındı. Hükümet ise yorum yapmayı reddetti. 

"KAÇTIĞI İZLENİMİ VERMEK İSTEMİYOR..."

Öte yandan analizde, "Erdoğan'ın yeniden inşa çabalarına hızlı bir başlangıç yapmayı ve seçim takvimine bağlı kalmayı güç göstermenin bir yolu olarak gördüğü" belirtildi.

Muhalefet liderlerinin ise seçimlerin 18 Haziran'da yapılması konusunda ısrarcı olduğu kaydedilirken, Erdoğan'ın tutumu: "Oylamadan kaçmaya çalıştığı izlenimi vermek istemiyor" ifadeleri ile özetlendi.

Erdoğan'ın daha önce, 10 Mart civarında seçim sürecini resmen başlatacağının belirtildiği analiz, "Eğer bunu yapmaktan kaçınırsa, oylamanın ilk planlanan tarih olan 18 Haziran'da yapılması gerekecek. Oylamanın bu tarihten sonraya bırakılması, cumhurbaşkanının sadece savaş zamanlarında böyle bir şey yapmasına izin veren Türkiye anayasasına göre mümkün değil" ifadeleriyle noktalandı.