MSÜLÜMANLAR ARASINDA SINIF FARKI YOKMUŞ!

17-25 Aralık soruşturmasının ardından 'Yolsuzluk hırsızlık değildir' diye yazı yazan Yeni Şafak yazarı Hayrettin Karaman, bu kez de müminler arasında sınıf farkı olmadığını iddia ettiği yazısında halkada yöneticilere itaat çağrısı yaptı.

11 Eylül 2017 Pazartesi 00:05

AKP iktidarının ve Erdoğan'ın politikalarına rapalel verdiği fetvalar nedeniyle 'Saray Fetvacısı' olarak anılan Yeni Şafak yazarı Hayrettin Karaman, bugünkü yazısında da müslümanlar arasında sınıf farkı olmadığını savundu ve halkın yöneticilere itaat etmesi gerektiğini ayet ve hadislerle hatırlattı.

İslam dünyasının kendi içindeki zengin-yoksul çelişkisine değinmeyen Karaman'ın yazısındaki ilgili bölüm şöyle:

"İbn-i Arabî diyor ki:

Bütün Müslümanlara Müslüman olmaları bakımından saygılı ol ve haklarına riayet et; nasıl İslam her bir Müslümanı, sırf Müslüman oldukları için eşit kıldıysa sen de öyle yap. Şu sultan, makam sahibi, zengin, büyük; şu ise küçük, yoksul, önemsiz deme. Bir Müslüman bir söz vermiş, kamu adına taahhütte bulunmuş ise onu küçük olsun büyük olsun önemsiz sayma. İslam’ı bir kişi gibi, Müslümanları da bu kişinin organları bil; gerçek de bundan ibarettir. Çünkü İslam ancak Müslümanlar ile var olur; tıpkı insanın ancak bütün organlarıyla, iç ve dış kuvveleriyle var olabileceği gibi.

Bu söylediklerime Peygamberimiz'in de riayet ettiğini şu hadisler göstermektedir:

“Müslümanların canları ve kanları birbirine eşittir, kamu adına ötekilere verilecek güvenceyi (zimmet akdini) sıradan bir mümin de verebilir ve bu herkesi bağlar. Müminler, ötekine karşı tek bir el gibidirler.”

[Haber görseli]

“Müslümanlar bir adam gibidir ki, gözünden şikayet etse hepsi (bütün organları) şikayet eder, başından şikayet etse hepsi şikayet eder.”

Bu temsilin (benzetme tablosunun) yanında nasıl her bir organına onun yaratılış amacına göre uygun olan şekilde muamele ediyorsan her bir ferdi de kendi yerine ve durumuna koy, ona göre muamele et; gözünü, kılağını, ayağını ve elini her birinin kabiliyetine ve yaratılış amaçlarına göre kullan ve değerlendir.

 Müslümanlar İslam’da ortak olsalar ve sen onları bu bakımdan eşitlesen de âlime, söylediklerini dinleyerek ve kendisine saygı göstererek hakkını ver, cahile de doğruyu hatırlatarak, ilim ve mutluluk yoluna girmesi konusunda onu uyararak hakkını ver. Gafilin, muvafık ve muhalifin de bildikleri halde yapmama uykusundan uyararak haklarını ver. Allah Teâlâ “sizden olan yöneticilere (ülü’l-emre) de itaat edin” buyuruyor (Nisa: 59), bu sebeple aslında mübah olan bir davranışı, ülü’l-emrin emretmesiyle veya yasaklamasıyla dinlemek ve itaat etmek vacip (şer’an bağlayıcı) olur; sen de bu durumda ona itaat ederek hakkını ver. Senden küçük olana merhamet, şefkat ve uygun alaka göstererek, büyük olana da saygı göstererek ve onurunu tanıyarak riayet et. Nitekim Peygamberimiz (s.a.) buyurmuştur: “Küçüklerimize merhamet ve şefkat göstermeyenler, büyüklerimize de saygı gösterip onların onurunu tanımayanlar bizden değildir.”

yuzdeyuzhaber





Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol