Gezi parkı olaylarıyla ilgili detaylar daha belirgin hale gelmeye başladı. Konu ile ilgili olarak değişik görüşlere sahip çok sayıda gazeteyi, muhtelif TV kanallarını, yüzlerce internet çıktısını inceledim.
1- AKP'nin krizi iyi yönetemediği (senaryo uzun süredir hazırlandığı halde) hazırlıksız yakalandığı, Başbakan'ın ilk anlarda aşırı reaksiyon göstererek hatalı davrandığı, çevresinde kendisine doğruları hatırlatacak insanların bulunmadığı, tek adam yönetiminin, devamlı parti liderlerinin kavgalarının, suçlamaların, emrivakilerin halkın tansiyonunu yükselttiği açıktır. İlk günlerdeki aşırı sert tutum, uzlaşmaz tavırlar, diyalog eksikliği olayları daha da büyütmüştür. 
2- Ancak zaman içinde olayların ağaç kesimi ve Gezi Parkı ile fazla bir ilgisinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Çevrecilik istismar edilmiş, “demokrasi isteme” gerekçesi ile her türlü kanun dışı eylem yapılmıştır. Sadece R.T. Erdoğan düşmanlığı ile analiz yaparsak hataya düşeriz (Benim 10 yıldır yazdıklarım, uyarılarım, tenkidlerim, önerilerim, yazılarımıokumak lütfunda bulunanların malumudur. Ancak vatanımın, halkımın çıkarları ve huzuru; ülkemizn bütünlüğü ve ekonomisi tehlikeye düşerse kanaatlerimi aktarmayı da görev sayarım).
Demokrasiyi benimsememiş kurumlar
a) Bu senaryoyu hazırlayanlar ve icraata geçirenler; dış mihraklar (Roschild ve Rockefeller grupları başta olmak üzere) İsrail, İngiltere, ABD, Almanya, İran, Irka, Suriye vb) ve onların Türkiye'deki destekçileridir. TÜSİAD mensubu bazı holdingler, kartel medyası, 28 Şubat'ta da aktif görev almış, demokrasiyi benimsememiş kurumlar (DİSK, TÜSİAD, TMMOB, Barolar, KESK, Türk Tabipler Birliği, ADD vb) 
b) CHP, bu kışkırtma ve huzur bozma olaylarında maalesef çok hatalı davranışlar sergilemiştir.  Terör estiren polise taş, bilye, molotof kokteyli atan, yolları işgaleden, yağmacılık yapan, esnafa zarar veren, her yeri yakıp yıkan, 100 trilyon TL'den fazla zarara sebebiyet veren, her terafı bölücü flamalar ve resimler ile kirleten, marjinal partilerin (SDP, İP, ÖDP, TKP, BDP vs) ve terör gruplarının yanında yer almıştır. CHP milletvekilleri de devamlı şov yapmış, teröre destek vermişlerdir.                  
Vatansever MHP
c) En olgun ve vatanperver duruşu MHP sergilemiştir.
d) Medyanın bir kesimi ilk iki gün suskun kalmış, meydanı sosyal medyaya bırakmış, yalanların yayılmasına geçit vermiştir. 
e) Gerek sosyal medyada, gerekse duvar yazılarında ve sloganlarda yer alan galiz küfürleri, hiçbir şekilde tasvip etmek mümkün değildir. Daha sonra da bir “90'lar kuşağı” edebiyatı ve övgüleri başlamıştır. Holdinglere ait kartel medyasının ekran ve köşe baronları, methiyeler düzmeye ve her tür terör davranışını desteklemeye başlamışlardır. Herkese baskı yapılmıştır. Yandaşlık yapmayanlara (şarkıcı, artist, iş adamı) akıl almaz hakaretler edilmiştir.
Peş peşe, yalan ve abartılı haberler yapılmıştır. Hiçbiri “bu olayları kim finanse ediyor” diye sormamıştır? (Bu kadar insanın yemesi, içmesi, imece usulü sağlanabilir mi? Görüldü ki, bir otel lojistik merkez olmuştur. Peki ama o kadar malzeme, gaz maskesi, flama vb. unsurları kimler finanse etmiştir? Soros'un katkısı nedir?)
f) Siyonist patronlara ait medya kurumları başta olmak üzere; tüm ABD, AB'de (yalan haber üretmek, tahrik etmek, Türkiye'nin itibarını düşürmek, başta turizm olmak üzere ekonomisine zarar vermek amacı ile) saldırı kampanyaları başlatılmıştır.
g)En büyük dört reklam ajansı; Omnicom ve İnter Republic Group - ABD/WPP -İngiltere/ Publicis Group- Fransa ve onlara bağlı şirketler medyaya ciddi kaynaklar aktarmış, baskı yapmış olayların körüklenmesini sağlamıştır. (İnternette tüm detaylar mevcuttur)
Telekominikasyon firmaları da, (Ericsson, Alcatel, Cisco) sosyal medya aktivitelerine, tam anlamı ile destek olmuşlardır. Arap Baharı'nda aktif rol almış ajanlarını görevlendirmişlerdir.          
Kim bunlar?
h) Polisimizi yıpratmak için her şey mübah sayılmıştır.
- “Polise saldırmaya, kurşun sıkmaya, taş atmaya, küfür etmeye, ne hakları var” diyen olmamıştır.
- Kerameti kendinden menkul bir takım tiplerin; “Biz halk oylamasını da saymayız”, “Konu Gezi Parkı değil, devrimdir” demesini, tenkid etmemişlerdir.
- Kanal-İstanbul, 3. Köprü'ye, yeni havaalanına karşı çıkmalarının sebebini sormamışlardır (Ne gariptir ki, Almanya, İngiltere ve AB de bu yatırımlara karşı çıkmaktadır?)
- Orada, 3 haftadır duranlara; “Sizin işiniz gücünüz yok mudur? Okulunuz yok mudur? Anne ve babanız sizi merak etmiyor mu? O sahada, yaşlıların ve küçük çocukların ne işi var? Sizi kim finanse etmektedir? 
Çevre ve demokrasi kavramları ile ateizm, kominizim, anarşi, devrim, Vandalizm, darbe isteği kavramlarının ne ilgisi vardır dememişlerdir? Güya kapitalizme karşı çıkmaktasınız ama içerideki ve dışarıdaki kapitalizm, sömürücülere hizmet etmektesiniz” hatırlatmasını yapmamıştır. 
Analiz yapılmalı
Otoyol ve köprü ihalesinin iptalinin, bundan sonra blok satış yapılmama kararının alınmasının, 28 Şubat iddianamesinde işin özel sektör ve medyaya da ulaşacağının belirtilmesinin faizlerin yüzde 4,5'lara inmesinin kimlerin işine gelmediğinin Türk malı otomobil üretilmesine, niçin bu kadar karşı çıkıldığının ve bu ülkenin çok değer bir beyni olan, Özdemir Sabancı’nın niçin öldürüldüğünün, bu tablonun turizme, EXPO ve Olimpiyat adaylıklarına yapacağı menfi etkilerin, bundan 4-5 yıl önce, “aman IMF ile irtibatı kesmeyelim” diyen ve aşırı gayret ve baskı havasına kimlerin, niçin girdiğinin, Koç Üniversitesi mezuniyet töreninde niçin Taksim'le ilgili sloganların atıldığının; Olayları bahane ederek, yurt dışına 8 milyar doları kimlerin transfer ettiğinin (aynı tablo 8 Şubat sonrasında, develüasyon arefesinde de yaşanmış ve ekonomimize büyük darbe vurulmuştu), Borsa'daki hareketlerde, kimlerin vurgun yaptığının, doktor olmadığı halde bir takım sabıkalı tiplerin, nasıl olup da, sağlık hizmeti veriyor görüntüsüne girdiğinin, ülkemizle ilgili olarak niçin yurt dışına yalan bilgilerin aktarıldığının; niçin mezhep çatışmalarının körüklendiğinin; 28 Şubatın hortumcularından niçin hala hesap sorulmadığının vb. çok sayıda konunun analizi yapılmamaktadır.
Gün, vatana sahip çıkma, teröre destek vermeme, feraset ve basiretli davranma günüdür. Karamsarlığa kapılmamalıyız. Türkiye, çok büyük bir ülkedir, sadece Taksim’den ibaret değildir.
Bakınız; Türkçe Olimpiyatları'nın izleyenlerin sayısı bile eylemciler ile mukayese kabul etmeyecek kadar fazladır. Hepsi, bizim evladımızdır. Hepsini kucaklayacağız. Doğruları anlatacağız. Meydanı, Türkiye düşmanlarımıza bırakmayacağız. Amacımız, AKP iktidarını değil, vatanımızı savunmaktır. Sokağın, anarşinin ülkemize hakim olmasını önlemektir. Çözüm sokaktan değil, sandıktan geçer.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

Avatar
Şerife Keskin 2013-07-09 14:12:39

sayın özfatura sizler herşeyi yabancı güçlere yüklemeyi seviyorsunuz fakat bu insanların on yıldır demokrasiden uzak yaşatıldıklarını unutuyorsunuz.kimse fikrini beyan edemz oldu.beyan eden bakın nerdedir dşyen bir başbakanımız var.bunlar yetmiyormuş gibi birde kan duracak bahanesiyle terör örgütü lideriyle kol kola el ele olarak ülekyi bölünmenin eşiğine getirdi hatta bölündü bile.bakınız doğuda neler oluyor bunlara hiç değinmiyorsunuz hiçbir medya olarak.