Michelle Baxter, kronik kas ve eklem ağrısı çekiyor. Oturmadan masa başında çalışmaksa fibromiyaljiye yani ağrılarına iyi geliyor: “Ayağa kalkınca kuyruk sokumum rahatlıyor. Biraz daha fazla egzersiz yapıyorum, kan dolaşımım hızlanıyor. Kendimi iyi hissediyorum.”

George Washington Üniversitesi’nde çalışan Baxter, ayakta durmanın kendisine enerji verdiğini söylüyor: “Ayakta durunca kaslarımdaki hamlıktan kurtuluyorum, esnekliğim artıyor. Hareket ediyorum ve ayakta dururken egzersiz yapmış oluyorum.”

Baxter, günde 1200 kalori yakıyor. Son dönemde ofislerde çalışanların ayakta durarak iş yapmasını sağlayan masalar popüler olmaya başladı. George Washington Üniversitesi Milken Kamu Sağlığı Fakültesi’nden Amanda Visek, sürekli oturmanın bazı hastalıklara davetiye çıkarmak anlamına geldiğini söylüyor: “Sürekli oturmak obezite, şeker hastalığı, kalp ve damar rhatsızlıkları, yüksek tansiyon, depresyon, hatta ölüme neden oluyor.”

Yaşlılar içinse oturarak geçirilen her saat, sakat kalma riskini %50 arttırıyor. Ancak Visek’e göre her yaş grubu risk altında: “Akşam spor salonuna gitsek ya da koşuya çıksak da günün büyük çoğunluğunu oturarak geçirmek birçok sağlık riskini beraberinde getiriyor. Günün sonunda yapılan spor, gün boyu oturmanın verdiği zararı alıp götürmüyor.”

Amanda Visek, oturmanın verdiği zararı hafifletmek için günlük hayatta aktif olmak gerektiği görüşünde: “Örneğin ofiste iş arkadaşınıza elektronik posta göndermek ya da telefon etmek yerine yanına giderek yüzyüze konuşmayı deneyebilirsiniz. Binaya girer girmez yapabileceğiniz ilk şey asansöre binmek yerine merdivenlerden çıkmak olmalı. Bu şekilde günlük yaşamınıza egzersiz katabilirsiniz.”

Milken Kamu Sağlığı Fakültesi, herkesi sağlıklı yaşam için aktif olmaya çağırıyor. Binadaki merdivenler öğrencileri egzersize, derslik ve konferans salonlarındaki yüksek masalar ayakta durmaya teşvik ediyor. Michelle Baxter, ayakta zaman geçirmenin hayatını değiştirdiğini söylüyor: “Hepiniz ayağa kalkın. Ayakta durmak iyi geliyor. Siz de deneyin."