1977  yılından bu yana, tam kırk yıldır ara vermeksizin yazıyorum. Önce Ekonomik Rapor’da yazmaya başladım.  Ve bugüne kadar, Yeni Asır, Türkiye, Dünya ve Gözlem gazetelerinde yazdım. Bugüne kadar açıkça veya ima yoluyla “Üslubunu yumuşat, çıkarlarımız zarar görüyor” denilmedi.
1- Ülkemi ve halkımı çok seviyorum. Bana parasız yatılı ve burslu olarak eğitim imkanı sağlayan Devletime ölene kadar minnet borcum vardır.
a) Devamlı okuyor, araştırıyor, iç ve dış gelişmeleri takip ediyorum. Hiçbir beklentim yoktur. Dünyevi hiçbir hırsım kalmamıştır. Yüce Rabbim (cc) hayatım boyunca bana layık olduğumdan fazlasını verdi. Kimseye muhtaç etmedi, boyun eğdirmedi. Bu açıdan hiç kimseden korkum ve talebim de yoktur.
b) Gerçi, Türkiye’de tenkit ve tavsiyelerden pek hoşlanılmıyor. İnsanlar zirveye ulaştıkça egoları şişiyor. Her şeyin en iyisini sadece kendilerinin bildiğini sanıyorlar. Çevrelerindeki doğru sözlü, haysiyet sahibi kişileri tasfiye ediyorlar. “Evet, Efendimci”lere itibar ediyorlar.
c) Yazdıklarımın etkisi nedir, bilemem ama inancım gereği “Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır” tarifine girmek istemiyorum. Ayrıca, sevgili Peygamberimizin (SAV) “Cenab-ı Hak, sevdiği yöneticilere açık sözlü danışmanlar lütfeder, sevmediklerine de dalkavukları musallat eder” Hadis-i Şerifine tüm kalbimle inanıyorum. Bu açıdan isteyen yararlansın, isteyen kızsın, umurumda değil. Ben doğru bildiklerimi dile getiriyorum. Sonucu Cenab-ı Hak’ın (cc) takdirindedir.
2- İlk tavsiyelerim 1994 yılından bu yana bir kız kardeş gibi saydığım, başarılı olmasını istediğim Meral Akşener’e olacaktır.
a) Sahaya çıkmakta çok gecikmektedir. Bu da, popülaritesinin düşmesine, referandum dönemindeki sempatinin azalmasına sebebiyet verebilir.
b) Şahsi inancım DP’nin başına geçmesi, bir an önce yola çıkması idi. DP’nin, feragat sahibi, mütevazi, vatanını seven, Genel Başkanı da bunu bizzat teklif etti. Ne yazık ki kabul görmedi. Halbuki, şimdiye kadar çok yol alınmış olacaktı.
c) Şu ana kadar herkesin tasvibini alacak, sempatisini kazanacak bir kadroyu görmüyoruz. Bu arada Koray Aydın’ın ön plana çıkarılmasının, devamlı açıklamalar yapmasının, oy kazandırmayacağını, kaybettireceğini düşünüyorum.
3- Sadece MHP kökenlilerle, geniş bir taban kazanmak mümkün olmaz. Merkez sağı değil, (Merhum Özal gibi) tüm kesimleri kucaklayacak bir Merkez Parti kurulmalıdır. Politika içinden ve dışından, konusunda liyakat sahibi değerli kişilerden “İstişare Grupları” kurulmalıdır. Partinin tüzüğü ve icraat vaatleri açıklanmadan önce geniş katılımlı “Tarama Konferansları” yapılmalıdır. Ve bence öncelikle aşağıdaki hususlar dile getirilmelidir.
a) TBMM’ye yetkileri iade edilecektir. Kanun yapma, bütçe tanzimi, yargı vb. önemli görevli makamlara tayinler TBMM’ye ait olacaktır.
b) Saray boşaltılacak, tekrar Çankaya’ya dönülecektir. Saray sırtımıza kambur olmaktan çıkarılacaktır.
c) Cumhurbaşkanı kesinlikle bir partiye üye olmayacaktır.
d) Tüm lüks, israf, saltanat, kamu mali yağması vb. kapılar kapanacaktır. Tasarruf tedbirleri titizlikle uygulanacaktır.
e) Tüm tayinlerde liyakat sistemi esas alınacaktır. Torpil, kayırma vb. yollar sona erdirilecektir.
f) Devlet Planlama Teşkilatı, en geniş biçimde tekrar kurulacaktır. Ayrıca, çok geniş kapsamlı bir “AR-Ge ve Proje Üretim Müsteşarlığı” ihdas edilecektir. Yurt içindeki ve dışındaki parlak beyinler her türlü imkan sağlanarak buralarda istihdam edilecektir.
g) Cumhurbaşkanı ve tüm akrabaları mal beyanı verecektir.
h) Tekrar parlamenter sisteme ve Kuvvetler Ayrılığı uygulamasına dönülecektir. 16 Nisan’da değiştirilen Anayasa’daki hükümler eski haline getirilecektir.
I) AKP dönemindeki tüm yolsuzluklar, şaibeli ihale ve özelleştirmeler, Hazine arazisi yağmaları vb. konular tek tek incelenecek, sorumlular yargı önüne çıkarılacaktır. Bunun için geniş kapsamlı, güçlü bir denetim düzeni kurulacaktır. Yüksek Denetleme Kurulu güçlendirilecek, Sayıştay’a yetkileri iade edilecek, Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu, Teftiş Heyeti ve Kontrolörlük Teşkilatı yeniden hayata geçirilecektir. Tüm kamu kurumlarının yönetiminde ve denetiminde mutlaka denetim elemanları da görev alacaktır. Tam anlamı ile şeffaf bir düzen kurulacaktır.
j) OHAL kaldırılacaktır. Tüm mağdurların, mazlumların hakları iade edilecektir. (Suçu sabitleşenler hariç) Tutuksuz yargılamalar esas alınacaktır. (Cezaevleri doldu, taştı. Halkımız tarihi boyunca böyle zulüm görmedi.)
k) Silahlı kuvvetlerimiz ve polisimiz güçlendirilecektir. Askeri disiplin ve emir komuta zinciri tekrar kurulacaktır. Harp okulları ve askeri liseler açılacaktır. Askeri hastaneler yeniden ihdas edilecektir.
l) Ahlaki dejenerasyonla ve kültür erozyonu ile en geniş biçimde mücadele edilecektir.
Haftaya devam etmek dileğiyle…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

Avatar
nusret öztürk 2017-10-04 23:36:26

aynen sizin dönemdeki gibi değilmi belediye başkanım....