"CANA KIYANLAR, BEBEK KATİLLERİ"

İdris Naim Şahin, Hakkari gezisiyle ilgili şunları söyledi:

"Hakkari'de de, Van'da da insanımız inançlı. Ülkesine, dinine, Allah'ına inanıyor. Ahlakına, töresine saygılı. Yerel kıyafetine saygı başta olmak üzere bütün değerlerine saygılı insanlarımız. İnsanımızda bir problem yok ama ülkemizde devam eden, ettirilen bir problem var. Onlar için ne bayram var, ne Ramazan var, ne iftar var, ne cuma var, ne insan var, ne hayat var. Ne saygı var, ne de sevgi var. Onlar için vatan önemli değil. Millet, insan, canlı önemli değil. O insanların değerleri, inancı, ibadeti önemli değil. Cana kıyanlar, bebek katilleri, hoca katilleri, öğretmen katilleri, doktor katilleri, asker, polis katilleri bunlar. Bunların örgütleri, bu işin sonunun mücadele açısından geleceğini düşünüyorlarsa, bilinsin ki bu mücadele, onlarla olan mücadele yani iyiliğin mücadelesi, insanlığın mücadelesi hukuk çerçevesinde sonsuza kadar devam edecektir. Eğer beklenen bir son varsa, bir gün silahları ne zaman bırakacaklarsa beklenen gün o gündür."

"HERKES AKLINI BAŞINA ALSIN"

PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'e de tepki gösteren İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, "Dolayısıyla bu son haftalar içerisinde bir takım komik ilişkiler, tablolar yaşıyoruz. Sayın Kılıçdaroğlu'na söylemek isterim ki, kuzenin ve milletvekilinin arkadaşları birgün silahları bırakırlarsa son o gündür. Herkes aklını başına alsın" diye konuştu.

"SALAKÇA MANZARA"

Şemdinli'de BDP milletvekillerinin, PKK'lı teröristlerle yan yana gelmesini 'terör örgütüyle buluşma' olduğunu ve kendisi için sürpriz olmadığını belirten Bakan Şahin, şöyle dedi:

"13 aydır haykırdığım bir manzara. Sayın Başbakanımızın net bir şekilde hep söylediği bir manzara. Bir muhabbet manzarası. Terör örgütüyle buluşma sahnesi. Herkesi saf, kendilerini çok akıllı olduklarını düşünerek, safça ortaya düştükleri, salakça ortaya düştükleri bir manzara. Öyle bir temas ki, öyle bir buluşma ki, omuz teması, göğüs teması neredeyse göbek teması. Farkında değiller güpegündüz milletin gözünün önünde. Benim söylediğim gerçeği görüntü olarak verdikleri için, benim haykırdığım gerçeği ve haykırdığım için de birileri tarafından zaman zaman nezaketsizlikle, zaman zaman devletçilikle, zaman zaman sertlikle eleştirildiğim bir manzarayı eksik olmasınlar biz buyuz dediler. Dağdakiyle aynıyız dediler, uzantısıyız dediler. Birlikteyiz dediler. Cuma günü verdiler bu görüntüyü. Ben şaşırmadım, zaten öyleydiler, 13 aydır bağırıyordum."

"AĞZINA TIKARIM O YAZILARI"

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, kendisini eleştiren köşe yazarlarına sert ifadelerle yüklendi. Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu kaydeden Şahin, "Silahını bıraktı da, ona silah çeken mi var? Silahını bıraktı da 'ben pişmanım' deyip ailesine geldi de, niye geldin diyen mi var? Var mı böyle bir şey? Bir tane örnek gösterin Allah aşkına" dedi.

Köşe yazarlarına "Sen askerlik yaptın mı?" diye sorun Şahin, şöyle dedi:

"Ankara'da İstanbul'da oturmuş köşesine, almış kalemini eline içiyorsa purosu, içiyorsa içeceğiyle beraber gökyüzünün derinliklerine, denizin maviliklerine, ağacın, bahçelerin yeşilliklerine karşı bakarak yazı yazanlar, fikir üretenler, büyük ulema, büyük mütefekkir grubu. Allah aşkına siz nerede askerlik yaptınız? Yaptınız mı? Yaptıysanız nerede yaptınız? Siz namlunun ucundan hiç baktınız mı? Karşıdaki namlu size hiç doğruldu mu? Allah aşkına bilmeden mi yapıyorsunuz, yoksa korkarak mı yapıyorsunuz? Korkutuluyorsanız haber verin sizin de güvenliğinizi bugün olduğu gibi biz sağlamaya hazırız. Hakkari'de, Van'da insanlarımız, kardeşlerimiz, çocuklar, kadınlar herkes, hepsi çok saygıdeğer dostlarım. Hepsi kardeşlerimiz. Utanmadan, sıkılmadan benim bölücü terör örgütü PKK, KCK'ya ve onun uzantısı kukla milletvekillerine söylediğim sözleri alıp benim Kürt kardeşlerime söylediğim şeklinde ahlaksızca, basın namusuna ve ahlakına uymayan bir şekilde yorumlayanlara söylüyorum. Ne hakkın var buna? Senin, benim Kürt kardeşlerimle aramı açmak gibi bir misyonun mu var? Benim sözüm ve söylemim dağdaki eli silahlı eşkıyadır, Ankara'da onların temsilcilerinedir. Bunlarla sınırlıdır. Yine söylüyorum var mı diyeceğin? Önce bunu bir ayıralım. Kardeşlerim bir tarafta, militanlar öteki taraftadır. Bunu kimsenin karıştırmaya ve benim sözlerimi oraya püskürtmeye yeltenmesin hakkı yoktur. Ağzına tıkarım o yazıları senin."

"KAÇIRDIĞIN GENÇ KIZLARIN IRZINA GEÇİYORSUN HAİN NAMUSSUZ"

Hakkari'ye ilk kez gitmediğini söyleyen Bakan Şahin, "Yine de gideceğim. Bundan rahatsız oluyorlar. Bundan rahatsız olunuyor. Niye? Biz halkı iyi kötü korkutuyoruz, sindiriyoruz, susturuyoruz. Birileri de gelmese gayet iyi. Yok öyle şey" dedi. 

Birilerinin maşası olan terör örgütü PKK'ya "Sen bir hiçsin" diye seslenen Bakan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hakkari meydanı da bizim, Muğla meydanı da bizim. Öyle şey yok. Sen bir hiçsin terör örgütü ama senin arkanda bir takım güçlerin olduğunu da biliyoruz. Sen birilerinin maşasısın, birinin militanısın ve senin içinde 10 kişiden 5 kişisi Türk vatandaşı değil. O diğer 5'ini de zorla kandırıyorsun, kaçırıyorsun, çocukların kanına giriyorsun. Eğer hedef alacak bir asker, bir polis, bir öğretmen bulamadığın zaman ben biliyorum ve ilan ediyorum ki, silahını o kaçırdığın Diyarbakır'dan, Batman'dan, Bitlis'ten, Siirt'ten, Van'dan kaçırdığın çocuklara doğrultup, onların kanına giriyorsun. Kaçırdığın genç kızların ırzına geçiyorsun, hain namussuz."

"SEYAHATİME GÖLGE DÜŞÜRMEYE ÇALIŞAN SOKAK HAREKETİ"

Hakkari seyahatinin hazmedilemediğini söyleyen İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, kendisine yapılan saldırıyı ise sokak hareketi olarak adlandırdı. Bakan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çoluk çocuğu kandırarak, çoluk çocuğu kışkırtarak bir siyasi partiden kaynaklanan organizasyonla benim seyahatime gölge düşürmeye çalışan bir sokak hareketi. Bir çocuklardan oluşan tepki oluşturdular. Sonuç itibariyle her olay, her gelişme önemlidir ama bu olağan gelişme değildir. Olağan olan Hakkari'deki hayatın devamı ve o hayatın içerisinde birisinin hasbihalidir. Çocuklara yaptırdıkları çok ibretliktir. Ben geçen sene de Hakkari'nin ana caddesini gezerken o çocukların bize tepki verdiği caddenin yenilenmesi, yapılması için şu anda oradan ayrılan valimizin de özel gayretleriyle yapımını sağlamıştık. Hakkari Belediyesi, o malum partinin, o muhabbet gösterisine zaman ayıran partinin mensubu olduğu bir belediye. Ne kaldırım yapar, ne cadde yapar, ne belediye hizmeti var. Varlar yok, yoklar varlar Hakkari'de belediye adına. Bari caddeyi yaptıralım dedik. Yapılmış cadde ve üstünden 1 yıl geçmemiş talihsizliğe bakınız ki, o çocuklara kaldırım taşlarını söktürüp attırıyorlar. Buna ne denir? Yaşayanlar, uzun yaşayanlar terörün yöneticileridir 50 yaşın üzerinde. 50 yaşın üzerinde terörist yoktur, militan yoktur. 40 yaşın üzerinde de yoktur. 3 yılda, 5 yılda maksimum o zavallı benim kardeşlerimin çocukları, benim yeğenlerim kandırılarak götürürler ve telef olur o hayatlar. Böyle bir iğrenç düzen. Allah'a şükür bir sıkıntı da olmadı. Ne bir yaralanma oldu, ne Allah korusun bir hayat kaybı oldu. Güvenlik güçlerimiz, dikkatle basiretle olayın gereğini yaptılar."

"KOLUNU BACAĞINI KIRARSIN KILIÇDAROĞLU"

Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da gündemine alan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Hakkari'de taşlanmasıyla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerine de sert tepki gösterdi. Şahin şunları söyledi:

"Ey Kılıçdaroğlu, senin dünyanda, hayal dünyanda İçişleri Bakanı çocuklar tepki gösterince kaçar mı? Kaçıyor mu yani? Sen olsan kaçacak mısın? Sen kaçma düzenine mi proje üretiyorsun? Yani bu memleketi taş atıldığında kaçacak bir İçişleri Bakanı ile mi yöneteceksin? Ya da taş atıldığında kaçacak bir Başbakanlık mı yapacaksın? İkincisi senin hayal dünyanda bu eksiklikler olabilir veya bu yanlışlıklar olabilir. O zaman bazı doğrulardan da bu kadar uzak mısın? Ak Parti'nin İçişleri Bakanı, Ak Parti'nin Başbakanı değil taş atılsa, kurşun da atılsa kaçmayacağını bilemiyor musun? Hala öğrenemedin mi be Kılıçdaroğlu? Hangi düzendesin? Hangi dünyadasın ve o İçişleri Bakanı'nın sen Ordu Milletvekili olduğunu da henüz fark edemedin mi Sayın Kılıçdaroğlu? Hatta öyle bir gerçekle karşı karşıyayız ki, Cumhuriyet Halk Partisi gibi bu ülkenin tarihinde, siyasi hayatında önemli yeri olan bir köklü ve önemli partiyi galiba yönetmeye de yetmeyen bir kişilikle karşı karşıyayız. Böyle her duyduğuna, her gördüğüne atlarsan o havuz boş orada kolunu bacağını kırarsın Sayın Kılıçdaroğlu."

Bakan Şahin, bu ülkenin güvenliğinden sorumlu personelle birlikte mücadelesine devam edeceğini belirterek, "Ara sıra vakit bulursam ve gerektiği durumlarda cevabımı da açıklamalarımı da yaparım, yapacağım. Adamın soyadının uzun olması, soyadında oğlu yazması hani Pamukoğlu gibi, Kılıçdaroğlu gibi o adama gereksiz bir cesaret veriyorsa, bu onun cesur olduğundan, güçlü olduğundan olmaz. Soyadına aldanarak bir şeylere soyunulmaz. İşte böyle ortada kalırsın" dedi.

Ordu'dan polis helikopteriyle Korgan İlçesi'ne bağlı Çayırkent Beldesi'ne giden İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, buradaki Eğitim, Kültür,Sanat ve Sünnet Şöleni'ne katıldı. Şenlik alanına girerken kırmızı güllerle karşılanan Bakan Şahin'e hemşerileri sevgi gösterisinde bulundu. Alanı dolaşarak vatandaşlarla tek tek tokalaşan Bakan Şahin, Güneydoğu'da vatani görevini yaparken gazi olan Hasan İban'la yakından ilgilendi. Ardından kürsüye gelen Bakan İdris Naim Şahin, yaklaşık 5 bin kişinin bulunduğu alanda, birlik ve beraberlik mesajları vererek Çayırkent'e yapılan yatırımlardan söz etti. Hakkari'de yaşanan olaylara hiç değinmeyen Bakan İdris Naim Şahin, "Birlik olursak, beraber olursak çok şeyi inşallah bugün olduğu gibi yarınlarda da başaracağız" dedi.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin şenlik alanına gelmeden önce, pehlivanların bulunduğu yaklaşık bir metre yüksekliğindeki ahşap platform çöktü. Başpehlivan kategorisinde güreşen Fatih Atlı, başından yaralandı. Korgan Devlet Hastanesi'ne kaldırılan güreşçinin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.