Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ise, ana muhalefet liderini kentsel dönüşümden Ege-Koop Proje Merkezi’ne kadar birçok konuda bilgilendirdi. 45 dakika süren görüşmede Ekim ayında açıkladığı Atayol Projesi’nin ayrıntılı bir sunumunu da yapan Aslan, “ Atayol İzmir’in güney girişini mükemmel hale getirecek, kentin vitrinini modernize edecektir. Atayol aynı zaman da önemli bir kentsel dönüşüm projesidir. Bu projeyi ister Büyükşehir Belediyemiz ister ilgili Bakanlığımız kim yaparsa hem kendisi hem de İzmir kazanacaktır.” dedi. İzmir ve bölge genelinde Ege-Koop’a kentsel dönüşüm talebi geldiğini, bunun kendisini bile şaşırtacak boyuta ulaştığını anlatan Aslan, “ İzmir’de halk dönüşüme çok sıcak bakıyor. Halk bu konuda oldukça istekli ve talepkar. Ancak bu konuda somut bir adım atılabilmiş değil. Amacımız seçimden önce bir model oluşturabilmek”  ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, özellikle son dönemde adını, açıkladığı birbirinden özel projelerle daha sık duyuran Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ile görüştü. Kılıçdaroğlu’nun Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki makamında gerçekleşen görüşmede CHP Parti Meclisi Üyesi, 21. Dönem Milletvekili ve Ege-Koop Ankara Temsilcisi Faruk Demir de hazır bulundu. 

GÖRÜŞME 45 DAKİKA SÜRDÜ…

45 dakikayı bulan ve son derece samimi bir ortamda gerçekleşen görüşmede Kılıçdaroğlu, Aslan’dan gerek Ege-Koop gerekse de Ege-Koop Proje Merkezi’nin çalışmaları hakkında bilgiler aldı. Kentsel dönüşüm sürecinde devam eden çalışmalar, yürütülen işbirlikleri, bundan sonraki hedefler ile İzmir Sağlık Serbest Bölgesi ve Atayol gibi ülke çapında yankı uyandıran çalışmalara imza atan Proje Merkezi hakkında ayrıntılı bir sunum alan CHP Lideri, Aslan’ı çalışkan kimliği dolayısıyla kutladı.

KILIÇDAROĞLU: GEREK İKTİDAR GEREKSE DE BELEDİYELER EGE-KOOP’U DEĞERLENDİRMELİDİR…

Ege-Koop’un, Türk kooperatifçilik hayatında çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “ Biliyorsunuz Birleşmiş Milletler bu yılı ‘Kooperatifçilik Yılı’ ilan etti. Kooperatifçilik Türkiye’de yıldızı zaman zaman parlayan zaman zaman da sönen bir alan oldu. Ancak Ege-Koop, kooperatifçiliği ülkemizde önemli bir marka olarak yaşattı ve yaşatıyor. Ege-Koop güven veren bir marka bu alanda. Zira kooperatifi yaşatmak, insanları güvendirebilmek başlı başına bir sorundur. Böylesi bir kuruluşa destek olmak, işbirliği yapmak ilgili tüm mercilerin öncelikleri arasında olmalı. Bugüne kadar 11 farklı konut projesini gerçekleştirmiş Ege-Koop’un tecrübe ve donanımının, iş bitiriciliği ve sağladığı güvenin gerek kentsel dönüşüm sürecini başlatmış olan iktidar gerekse de İzmir’deki belediye başkanlarımızca değerlendirilmesi gerekir.”  dedi. 

“KOOPERATİFÇİLİK GÜVEN İŞİDİR, EGE-KOOP DA GÜVENİLEN BİR MARKADIR”

Geriye dönüp bakıldığında Türkiye genelinde yapı kooperatiflerinin ciddi güven kaybı yaşadığının görülebileceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “ Çünkü yapı kooperatifi denince yurttaşlar daha çok istismar, yolsuzluk gibi kavramları hatırlıyor. Güven vermeyen yapı olarak algılanıyor. Kaldı ki güven vermenin yolu, işi zamanında teslim etmekten, kaliteye önem vermekten, projeyi tüm sosyal donatı alanları ile inşa etmekten geçiyor. Bu olduğu taktirde insanlar kooperatife ve yöneticilerine içtenlikle teşekkür ederler. İşte Ege-Koop bunu yaptı, bunu başardı. Ve bugün artık Türk kooperatifçiliğinin gurur veren kuruluşlarından biri haline geldi.” diye konuştu.

ASLAN: İZMİRLİ KENTSEL DÖNÜŞÜME DÜNDEN RAZI AMA…

Ana muhalefet liderini 25. Yıl Konutları’nın anahtar teslim törenine davet eden Ege-Koop Genel Başkan Hüseyin Aslan ise, görüşmede birçok konuya değindi. Ülke ekonomisindeki sıkıntının sektörü de etkilediğini ancak yine de kendilerinin proje üretmeye devam ettiğini vurgulayan Aslan, “Ege-Koop insanların sınırsız güveni sayesinde çok fazla bir sıkıntı yaşamıyor.” dedi. Kentsel dönüşüm sürecine büyük önem verdiklerini, bu sürecin İzmir gibi Dünya’nın en güzel kentlerinden birini adeta şaha kaldıracağını ifade eden Aslan, “ Ancak biz Ege-Koop olarak baştan tavrımızı belirledik ve yerinde dönüşüm dedik. İnsanları yerinden, yurdundan etmeyecek bir dönüşüm gerçekleştireceğiz dedik. Bu yönde de çalışmalarımız sürüyor. Halihazırda Menemen ve K. Bağlar belediyeler ile işbirliğimiz sürüyor. Yine halkı semt, semt, mahalle mahalle halkı bilgilendirme çalışmalarımız devam ediyor. Bizi en çok mutlu eden olgu Ege-Koop’a duyulan sınırsız güvendir. İzmir’de insanlar dönüşüme dünden razı durumdadır. Bugün anket yapsak halkın yüzde 80’i hemen yarın başlansın der. Bu yönde ciddi bir istek ve Ege-Koop’a da ciddi bir talep var. Öyle ki ben bile bu kadarını beklemiyordum. Dört bir taraftan Ege-Koop’u kendi yörelerine çağırıyorlar. Ancak önlerinde henüz bir model yok. Bu konuda elimizi çabuk tutmak zorundayız. Aksi halde seçim sonrasında hükümet bugünkü yumuşak tutumunu sertleştirip, direk merkezden dönüşüm projeleri uygulatabilir.”  diye konuştu.

PROJE MERKEZİ İLE ATAYOL PROJESİ’Nİ ANLATTI

Bunun yanı sıra İzmir’in sorun ve sıkıntılarını giderebilmek, yerel ve merkezi yönetime alternatif çözüm yolları sunabilmek amacıyla projeler ürettiklerini de anlatan Aslan, Ege-Koop Proje Merkezi’nin çalışmalarının İzmir’i Dünya çapında bir kent yapabileceğini iddia etti. Aslan sözlerini şöyle sürdürdü: “ Açıkladığımız her iki projede İzmir Sağlık Serbest Bölgesi de Atayol Projesi de somut ve uygulanabilir çalışmaların sonucudur. Sağlık Serbest Bölgesi konusunda biz görevimizi yaptık ve artık karar Bakanlar Kurulu’nun. Şimdi Atayol Projesi gündemde. İzmir’in güney girişini derleyip, toplamakla kalmayacak mükemmel bir hale getirecek bir projedir. Havalanı’ndan Konak istikametine yaklaşık 6 kilometrelik çift katlı ve 12 şeritli bir yol yapımını öngörmektedir. Proje uygulandığı taktirde İzmir’in vitrini modernize edilecek ve mükemmel bir kentsel dönüşüm gerçekleştirilmiş olacak. Fizibilitesine varıncaya kadar her şeyi hazır. Maksimum 18 ayda bitirilebilir ve yaklaşık 90 milyon liraya yapılabilir. Bu proje yapıldığı taktirde yine o bölgede yapımı süren Konak Tüneli ile Uçan Yol Projesi işlevsel hale gelir. Projeyi hem Ulaştırma Bakanımız Sayın Binali Yıldırım ile hem Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Kocaoğlu hem de Valimiz Sayın Kıraç ile de paylaşacağım. Bu pojeyi kim uygularsa hem kendisi hem de İzmir kazanır.”