AKŞENER'DEN ÇARPICI İDDİA!

Meral Akşener'den 'başkanlık sistemi referandumu' öncesi çarpıcı iddia... Referandumun "Al başkanlığı hallet Meral’i" anlaşması olduğunu söyleyen Akşener, "Başkanlık sisteminin aniden ortaya getirilmesinin, kurultayımızla ilgili olduğuna inanıyorum" dedi.

04 Mart 2017 Cumartesi 14:16
AKŞENER'DEN ÇARPICI İDDİA!

MHP'de Devlet Bahçeli'ye muhalif isimlerden Meral Akşener, kongrede aday olacağını açıklamasıyla birlikte AKP'den yüzde 8 oyun MHP'ye kaydığını söyledi. Sözcü gazetesinden Özlem Gürses'e konuşan Meral Akşener, "Bugün bu başkanlık sisteminin aniden ortaya getirilmesinin sebebinin, bizim kurultayımızla ilgili olduğuna kalpten inanıyorum. “Al Başkanlığı, hallet Meral'i” anlaşmasıdır bu. Ben buna kesin olarak inanıyorum. Tabii buna MHP camiası ayağa kalktı" diye konuştu.

Meral Akşener röportajından satırbaşları şöyle:

– Aday olma kararını nasıl aldınız?

MHP'nin seçmen tabanı “Haydi bir yola çık” mesajı verince önemli bir araştırma şirketine bütçesini ödeyerek bir anket yaptırdım, MHP'nin benimle olan oyu yüzde 22.7 çıktı. Ben buna kıyamadım. Türk milliyetçilerinin iktidarına bir vesile gibi gördüm kendimi, ‘Başarabiliriz' diye düşündüm. Abim rahmetli hiç istemedi. Rahmetli annem bana “traktör gibisin” derdi, bir karar verince traktör gibi giderim, nitekim öyle oldu.

– Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinden başlayalım. Sürekli sizin adınız geçerken Ekmeleddin İhsanoğlu aday gösterildi…

Bahçeli önce Abdullah Gül'e gitti, ancak teklifi kabul görmedi. Kılıçdaroğlu benim ismimi getirmiş gündeme, Bahçeli çok kızmış bu teklife! Sonuçta Ekmeleddin Bey'in adı çıktı, Kılıçdaroğlu da kabul etti. İhsanoğlu ile ciddi bir biçimde çalıştım. Fakat gördüm ki o kampanya sırasında İhsanoğlu cami avlusuna bırakılmış bir çocuk gibi ortada kaldı!

– İhsanoğlu Köşk'e çıkamadı ama MHP 7 Haziran'dan iktidar ortağı olarak çıktı…

7 Haziran seçim sonuçlarına baktığımda gördüğüm şey şuydu, millet AKP ile MHP'nin ortak iktidarını istedi. İşte orada karanlık bir alan var, soru işaretli. O gece, durup dururken, hiç kimseyle konuşmadan, kimsenin bilgisi yok, Bahçeli'nin birdenbire çok büyük bir şiddetle “Hadi bakalım seçime” demesi… O konuşmayı yaparken Genel Başkan Yardımcıları hayretler içinde baktı. Ha, anlaşıldı ki, biz Türkiye'yi seçime doğru götüreceğiz. O arada CHP ile Meclis Başkanlığı seçiminde kavga edildi. Oysa biz Meclis Başkanlığı'nı almış olsaydık, AKP-MHP hükümeti kurulurdu. Bunun önüne geçen iki kişi var, biri Bahçeli'dir, diğeri de Erdoğan.

– Acaba o günden bugüne ne değişti de başkanlık sistemine ‘evet'te buluştular?

O arada biz çıktık “Bu 1 Kasım MHP için başarısızlıktır” deyip kurultay istedik aday olduk. Sonuçta kongremize ne oldu, biliyorsunuz! Bugün bu başkanlık sisteminin aniden ortaya getirilmesinin sebebinin, bizim kurultayımızla ilgili olduğuna kalpten inanıyorum. “Al Başkanlığı, hallet Meral'i” anlaşmasıdır bu. Ben buna kesin olarak inanıyorum. Tabii buna MHP camiası ayağa kalktı.

– Bahçeli diyor ki taban bizimledir…

İki partinin oyu yüzde 62, bakalım yüzde 62'yi toplayabilecekler mi, göreceğiz. MHP tabanının yüzde 80'i ‘hayır' verecek. Sayın Bahçeli, bu nedenle beka sorunu çıkardı. Cumhurbaşkanını “Partili Cumhurbaşkanı” haline getirmek için nasıl bir beka sorunu var, bunu Bahçeli anlatmak zorunda.

– FETÖ ile ilişkili olduğunuz yönünde iddialar ortaya atıldı…

15 Temmuz'dan sonra başladı. Biliyorsunuz Nurettin Veren isimli bir itirafçı bir kağıt gösterdi, kendisine teşekkür etmişim bakanlık görevim sırasında. Buradan FETÖ bağlantısı kurmaya çalışıyor. Fakat bu kağıdın altındaki imza bana ait değil! Ben bu olayı sahtekarlıktan mahkemeye verdim “Bu imza benim değil” diye. Kriminal laboratuvarda imzamın alınması gerekirdi, “Kovuşturmaya gerek yoktur” diye karar verildi! Düşünün artık.

– Türkçe Olimpiyatları'na gitmeniz de tartışılıyor…

Bahçeli talimat verdi de gittim, onun adına gittim, 2006'da. Ankara'da da Sayın Mehmet Şandır Bey gitti, yine Bahçeli'nin talimatıyla. Ondan sonra “Vay efendim, Hillary Clinton'la görüştün…” Bir Genel Başkan talimat vermeden bir yabancı temsilciyle görüşün bakalım, başınıza neler gelir sizin? Ben o görüşme üzerine tekrar milletvekili oldum, tekrar Meclis Başkan Vekili oldum.

OHAL'DE REFERANDUMA GİDİLİR Mİ?

– Güçler ayrılığının bizi yavaşlattığını iddia ediyorlar…

Türkiye'de hukukun üstünlüğü konusunda her zaman sorun yaşandı. Ama en azından iyi kötü bir kanun devletiydik. Şu anda gelinen noktada KHK devleti olduk artık. Olağanüstü Hal'de referanduma gidilir mi? Bu esasında gayrimeşrudur, ama bakın biz bunu bile söylemiyoruz. Devlet gücünün sahibi olan insanlar sıradan insanları teröristlikle, vatan hainliği ile yaftalıyor. ‘Evet' veren de saygın, ‘hayır' veren de birinci sınıf yurttaş.

– En son ‘Çukur' dedi Sayın Erdoğan, ‘hayır' vereceklere…

Sayın Cumhurbaşkanı'na çağrımdır, bırakın forsu, çıkın Saray'dan, inin o arabalardan, inin sahaya ve ‘evet' için çalışın. Devletin gücünü bırakın, bizimle eşit şartlarda çalışın. Bu koşullarda ‘evet' çıkarabiliyorsanız, ondan sonra partili bir cumhurbaşkanı mı oluyorsunuz, ne oluyorsanız olun.

ŞU ANKİ ÖNCELİĞİM ‘HAYIR' ÇIKARMAK…

– Yeni bir parti mi kuracaksınız?

Bizim kurultayımız tedbirde şu anda, 28 Mart'ta görüşülecek, sonra da Haziran'da karar verilecek. Ama onun dışında ‘hayır' için o kadar net bir kararlılığım var ki, bunu bozmak istemem. Tek bir konsantrasyonum var, o da ‘hayır' çıkarmaktır. Sonrası Allah kerim. Ona arkadaşlarımız karar verir…

– Herkes korkuyor. Siz hiç korkmuyor musunuz?

Hiç korkmuyorum. Neden korkayım? “Harami vardır deyu korku verirler, benim ipek yüklü kervanım mı var?…” Oğlum maaşla bir yerde çalışıyor, işadamı değil, şirketi yok… Eşim kaç yıldır İzmit'e işine otobüsle gidip gelir. Verilemeyecek hesabınız olmadığı zaman, gücü parayla ölçmediğiniz zaman, bir korku duygunuz da olmuyor.

yuzdeyuzhaber





Son Güncelleme: 08.03.2017 01:20
Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol