1980'den beri keskinleşerek devam eden ülkenin kutuplaştırılma ve yarılma süreci, son on beş yılda artarak derinleştirildi. Her fırsatta ötekileştirme ve şeytanlaştırma, toplumsal kutuplaşmaları doruğa çıkardı. Hâl ve yönelim böyle iken, toplumsal zeminde, tekrar uzlaşma ve bütünleşme dinamikleri devreye girebilecek mi?


Temel sorun budur.


Örneğin M.İnce ikinci tura kalırsa, İyi Parti ve Saadet Partisinin sağ tabanı, liderlerinin açıklamasından öte, tarihsel arka bilinçlerinde derin izleri olan "Kâfir Solcu" damgasını aşıp M.İnce'yi gerçekten destekleyecek mi? Üstelik Cumhur İttifakının bu arka izlerden vurup toplumsal yarayı deşeceği aşikârdır. 
Üstelik madem M.İnce'yi ikinci tura kaldığında destekleyeceklerini açıkça belirten bu sağ partiler, ittifakın ortak adayı olarak M. İnce’yi neden daha en baştan kabul etmediler? 


Şimdi “Herkes kendi oyunu arttırsın ki Cumhur ittifakı böylece tamamen zayıflasın.” diyenler olacaktır. Hâlbuki seçim ittifakının oy pusulasında zaten herkes kendi partisine oy atacak ve herkesin oy oranı belli olacaktır ve milletvekilleri ona göre seçilecektir. Millet ittifakına bağlı olan bütün partiler hep birlikte M.İnce’yi ortak aday olarak belirleselerdi, ikinci tura bile gerek duyulmayacak ve iki seçim arasında oluşabilecek kırılma ve kışkırtmalara aman verilmeyecekti.  Bu hassas püf noktasında, düzenin merkez sağ kanadının en baştan beri sol bir adaya ısınamadığı, kayma ve cayma eğilimi taşıdığı hissi, sizde de uyanmıyor mu?
Tabi ki birinci turda zayıf kalmalarının esas nedeni, Kürtlerle ittifak kurma noktasında ne yazık ki anlaşamamalarıdır.

M.İnce’nin Kürt oylarını ittifaka dâhil etme çalışmaları sağ cenahta asla tepki uyandırmamalıdır. Çünkü Cumhur İttifakı, Kürtlerin dini duygularından yola çıkarak ve seküler Kürtleri şeytanlaştırıp ayrıştırarak, Millet İttifakının Kürtlerle iletişimini engellemek azmindedir. Kürtlerin; dindar, seküler ayrımı yapılmadan Millet İttifakına alınma olgunluğu yakalansaydı, Kürtlerin M.İnce’yi daha ilk turda desteklemesi söz konusu olacaktı ve Millet ittifakı ilk turda kazanma ihtimalini arttıracaktı. Burada Millet İttifakının sağ kanadı ortak cumhurbaşkanı adayı etrafında kenetlenip birlikte kazanmaya değil de, kendi partisinin biraz daha fazla milletvekili kazanmasına yönelik bir hat izlemeyi seçti. Yanlış hesap Bağdat’tan döner ve nihayetinde bu ittifak güçleri M.İnce’nin ikinci turda kazanması için Kürtlerle ittifak yolunu açmasına açıkça yardımcı olmak zorundadır. Çünkü bu seçimlerde anahtar Kürtlerin elindedir.


Seçim sonrası çıkacak tablo vahim gelişmelere gebe olabilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kürtlerin barajı aşması sonucunda meclis çoğunluğunu elde edemezse, en fazla oyu alan parti olarak sağ partilerle yeni bir ittifak kurulması için çalışacaktır. AKP-MHP ittifakı, diğer sağ partilere bakanlık vererek bu ittifakı sağlayabilir ve HDP’nin dışarıdan desteklediği Millet İttifakının hükümet kurmasının önünü, kara ve katı bir propagandayla kesebilir.  

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

Avatar
Aydın Dinçoğul 2018-05-31 13:27:40

Saraylar saltanatlar yıkılır, yiğitler alır mazlumların ahını. Yeter ki adaletsiz yalana karşı, seçmelisin özgürleşen vicdanını.