“Medyanın ağzını bağlamak: Türkiye’de kimse Suriye’deki savaşı doğru olarak haberleştirmeye cesaret edemiyor” başlığı ile verilen yazıda, Başbakan Binali Yıldırım'ın harekatın başlangıcında gazetecilerle biraraya gelerek operasyonu nasıl yansıtmaları gerektiğine dair talimatlarına vurgu yaptı. 

Birkaç basın kuruluşu dışından Türk medyasının hükümetin tavsiyelerini gözönünde tutarak yayın yaptığını, gerçeklerin yansıtılmadığını öne süren Economist, "Yaygın medya, Türk ordusunun alınan köyleri ve öldürülen teröristleri ilk önce duyurabilmenin yarışı içinde. Resmi makamlardan yapılan açıklamalar kontrol dahi edilmiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'ye yönelik hiç Osmanlı tokadı yememişler sözü dahi ertesi gün 16 gazetenin manşetinde yeralıyor" ifadelerini kullandı.

Ülkede yüzden fazla gazetecinin cezaevinde olduğunu hatırlatan Economist, medya patronlarının tek düşüncesinin ihale olduğunu da kaydetti. En büyük haber kuruluşlarının sahiplerinin gazetecilikten başka her işe girmiş olduklarını kaydeden dergi şunları dile getirdi:
" Hükümetin istediği şekilde yayın yapılıyor olmasının altında incelikli bir teşvik ve yaptırım sistemi var. En büyük haber kuruluşlarının sahipleri inşaat, madencilik ve gemi taşımacılığı gibi sektörlerde çıkarları olan büyük iş adamları. Bu yüzden devlet ihalelerini kaybetmek istemiyorlar. Muhalifleri, uzmanları ana haber kanallarına çıkartmıyorlar. Türkiye'de korku iklimi sürüyor. Milliyetçi fanatizm de Afrin'deki savaşı okjektif olarak haberleştirmeyi imkansız kılıyor.