“Kızıl Elma” hedefinden sonra…
Erdoğan eliyle “Bozkurt” işareti de yaptı!
Erdoğan nereye koşuyor? “Bozkurt” simgesinin ne anlama geldiğini biliyor mu?
MHP'ye bu işareti kazandıran 1990'lar başında Alpaslan Türkeş oldu.
Azerbaycan/Bakü'de Ebulfeyz Elçibey'in mitinginde görüp Türkiye'ye taşıdı.
(Aynı Türkeş, 1969 Kongresi'nde Türkçülerin sembolü “Bozkurt” karşısına, Türk-
İslamcı “Üç Hilal” amblemini çıkarmıştı!)
Dedim ki; “MHP anladı mı ki Bozkurt simgesini Erdoğan anlasın?”
Öyle ya…
Daha düne kadar… Devlet Bahçeli, 2008 yılında Kayseri Erciyes Kurultayı'ndaki
“Bozkurt” heykelini, “puta tapar mı oldunuz” diye miting dışına attırmıştı! 10
yıl sonra Bahçeli Kayseri'de “Bozkurt” heykeli açılışı yaptı! Neyse.
Asıl yazmak istediğim başka…
Hayır, Türk mitolojisindeki/destanındaki “Bozkurt” sembolü değil…
Hayır, Türk ülküsünün büyük manevi değeri “Bozkurt” simgesi değil…
Sorularım ve yanıtlarım var:
Erdoğan, binlerce yıllık milli değer Türklüğü keşfetmeye mi başladı? Dün “Türk”
sözcüğüne alerjisi vardı.
Bugün -Türk destanında olduğu gibi- “Bozkurt”un kendisi için de yeni bir çıkış
yolu bulmasını mı istiyor? “Bozkurt” Erdoğan'ın “yeni kılavuzu” mu?
Yoksa, yaptığı sadece seçim kazanmaya yönelik politik taktik mi?
Nihayet ne demek istediğime geldim…
Din siyaseti
II. Abdülhamit dönemine kadar Osmanlı Devleti'nin, dini politikaya yönelik
siyasi önceliği yoktu.
II. Abdülhamit iktidarını ve devleti güçlendirmek için ilk kez dini/İslam'ı
kullanmaktan geri durmadı. “Halife Sultan” vurgusu sıklıkla kullandı. Artık
İslam, çokkültürlü Osmanlı'nın hakim kimliği oldu.
Peki, hangi İslamcı yol izlendi?
II. Abdülhamit, “dinin modernleşmesini” isteyen Tanzimat münevverlerine, İslami
aydınlara, ilmiye sınıfına/ ulemaya soğuk baktı; bunlar ile “yıldızı” hiç
barışık olmadı. Din adamlarını bile sürgüne gönderdi.
Halkıyla bağ yaratmada cahil din adamlarına ihtiyaç duydu. Böylece… Halktan
kopuk Tanzimatçı ulema aristokrasisinin yerini, mahalledeki şeyhler, şıhlar,
seyitler, büyücüler, cinci hocalar, üfürükçüler, falcılar, vs. aldı. II.
Abdülhamit “halk dini” diye bunları kollayarak yozlaşmaya göz yumdu. Savaşta ve
barışta “nefesi kuvvetli hocalardan” medet umdu! Şeyhleri sarayında topladı,
“siyasi danışman” yaptı. Hurafeyi/batıl inancı iktidara taşıdı.
Kuşkusuz… Saray'da “ser-i müneccim-i sultani” kadrosunda görev yapan kadrolu
astrolog vardı. Ancak iş “falnamelerini” çoktan aştı! İstanbul büyücülüğün
“başkenti” haline geldi. Nuruosmaniye Camii'nden Çemberlitaş'a kadar sağlı
sollu dükkanlarda garip giysili- tuhaf davranışlı -cinleriyle dolaştığı
söylenen-medyumlar vardı!
Kuran-ı Kerim'in Türkçe çevirileri-mealleri yasak olduğu için halk, kutsal
kitabının anlamını “kıymeti kendinden menkul” kişilerden öğreniyordu!
Sıkıntılarını büyüyle aşmaya çalışıyordu. II. Abdülhamit de aynı ruh
halindeydi; kendinin ve Osmanlı'nın çöküşünü sahte ulemaya sarılarak
önleyeceğini sanıyordu. Ve fakat…
Din siyaseti, Osmanlı'nın sorunları çözemedi, aksine kangrene dönüştürdü.
Türk kimliği
Diyalektiğin yasasıdır:
Tez, anti tezi doğurur.
II. Abdülhamit'in din kimlikli “tarikat politikası” çözüm olamayınca yerini,
yeni politika aracına bıraktı: Türklük!
Medrese dışında yetişen aydınlanmacılar iktidara geldi; -1909 gerici isyanı
sonucu- II. Abdülhamit'i devirdiler. Ardından…
Türk kimliğinin rehberi “Bozkurt” dirildi; ulus devleti inşa etti, Cumhuriyeti
kurdu. Türk Lirası'nın üstünde “Bozkurt” vardı. Yani…
Artık din, korku nesnesi değildi. Tanzimat'la doğan laiklik iktidar oldu.
İktidarın “tekke ve zaviyelerin kapatılması” gibi devrimlerle, halkın arasında
yaygın olan hurafeyle mücadele etmesinin şaşılacak yanı yoktu; ideolojisinin özü
buydu. Evet…
Tanzimat ile doğan “modernleşme” tezi, nasıl II Abdülhamit siyasetinin anti
teziyle karşılaştı ise II. Abdülhamit'in din ağırlıklı politikası da
İttihatçı-Kemalist modernist anti teziyle karşı karşıya geldi.
Devinim sürdü:
15 yıllık iktidarında Erdoğan, II. Abdülhamit ne yaptı ise benzerini
uygulamaya çalıştı: “Ümmet” fikrine sarıldı; “Yeni Osmanlı” fantezilerini
savundu; İslam coğrafyasının “sultanı” olmak istedi. Mısır'dan Suriye'ye
ülkelerin içişlerine karıştı…
Ama bu politika duvara tosladı.
Keza…
“Alnı secdeye değdiği” için koruyup kolladığı Cemaat darbeye kalkıştı. 15
Temmuz gecesi yanında olanlar, “Ergenekoncu” diye suçlanan Atatürkçüler idi! PKK
ile mücadelede en büyük desteği “yurtseverlerden” aldı.
Diğer yanda… “Asansörde halvet” gibi dini yozlaştıran açıklamaların halkta
yarattığı rahatsızlığın farkına vardı. Gelenekçi din hocalarını karşısına alma
pahasına “dini güncelleme” açıklaması yaptı.
Şunu demek istiyorum:
Erdoğan'ın “Kızıl Elma” sözü ya da “Bozkurt” işareti yapması siyaseti
faydacılıkla açıklanabilir. Ancak şunu da görmek gerekir:
Erdoğan'ın – II. Abdülhamitçi- siyaset tezinin karşısına, yine kendisi Türk
kimliği ağır basan anti-tez çıkarıyor! Yani…
Erdoğan'ın karşısına yine Erdoğan çıkıyor!
yuzdeyuzhaber
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol
Irrua Uzman Hastanesi'ne yardımından dolayı nasıl teşekkür ederim? Fakirdim ve faturalarımı ve borçlarımı ödeyemedim ama internette gezindiğim sırada Irrua Uzman Hastanesi'nin 400.000 dolar için böbreklerinden birini alarak yardım ettiği insanlara tanıklık ettim ve hemen Irrua Uzman Hastanesi ile iletişime geçtim. Bana satmaya razı olduğum sürece böbreğimi alacaklarını söyledi. Bana e-posta yoluyla bir form gönderdiler ve bir bağışçı olarak kayıtlı olduğumu ve 200.000 dolarlık banka hesabımın parçası olarak ödemenin yapıldığı ve ameliyattan sonra 200 bin dolar daha ödediklerini kaydeden banka hesabımda 400.000 dolar oldu. Bir ev aldım ve şimdi ailemle mutlu bir şekilde yaşıyorum. Fakir misiniz ve böbreğinizden birini para için mi satmak istiyorsun? Şimdi Irrua Uzman Hastanesi ile iletişime geçin
WhatsApp: +15184181390
E-posta Adresi: [email protected]
herkese iyi günler
iyi bir şekilde 1 böbreğe ihtiyaç vardır,
eğer böbreğini bugün hastaneme satmaya hazırsan.
Böbrek 250.000 00 $ için iyi bir miktar sunacak.
iletişim e-posta bağlantısıdır:
size yardımcı olmak için burada olduğum için endişelenmeyin.
Selamlar
Prof Dr Tyson
hastane
Merhaba, böbrek satmak ister misin? Eğer evet ise, lütfen [email protected] aracılığıyla bizimle iletişime geçin ya da +1 929 281 1248 numaralı telefondan bizi arayabilir veya whatsapp