Din Yüksek Kurulu Dini Bilgilendirme Platformu, bu konuda sıkça gelen "Ölünün ardından 7'nci, 40'ıncı ve 52'nci gecesi gibi uygulamaların dinî hükmü nedir?" ve benzer sorular üzerine şu fetvayı verdi:
"Ölen bir müslümanın usulüne göre yıkanıp kefenlenmesi ve cenaze namazının kılınarak defnedilmesi farzdır. Bunun dışında yapılması gereken 7'nci, 40'ıncı ve 52'nci gün veya bunların duası gibi zaman ve şekle bağlanmış bir görev yoktur. Bunların hiçbir dini dayanağı da bulunmamaktadır. Bu itibarla söz konusu günlerde ölüye yönelik merasimler düzenlenmesi bid’attır; 'Her bid’at da dalalettir'. Ancak, sevabı ölen kimsenin ruhuna bağışlanmak üzere hayır-hasenat yapılabileceği gibi çeşitli vesilelerle dua da edilebilir."
BİD’AT NEDİR?
Bid'at kelime itibarıyla sonradan ortaya çıkan şey, yenilik olup, İslam hukukuna göre örneksiz bir şey yapmak, yepyeni bir iş ortaya koymak, genel kanaata aykırı davranışta bulunmak ve daha önce benzeri olmayan bir şeyi icat etmek gibi anlamlara gelir. Sonradan ortaya çıkarılan her türlü yeniliklere bid'at denilmesi dinen uygun olmakla birlikte, bu kavramın zamanla dini konularda fazlalık veya noksanlık kabul edilen davranışlar için kullanılmasının gelenek haline geldiği görülmektedir. Terimsel olarak bid'at; dinin aslından olmayan ve dini hüküm ve delillere dayanmadan sünnete aykırı olarak icad edilen şeylerdir. Başka bir ifadeyle; dinî emirlerin tamamlanmasından sonra, peygamber Muhammed'in sünnetine, Kur'an'ın açık hükümlerine tamamen aykırı olarak ortaya çıkan hal, davranış ve işler demektir.
Oktay ENSARİ / KAYSERİ
yuzdeyuzhaber
Son Güncelleme: 10.12.2015 14:31
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol
Diyanet nihayet "ALIM YASAR NURI OZTURK"#UN HAYKIRISINI DUYMUS GORMUS !
Nihayet doğru bir karar verdiler. Aydın ustalar yıllardır uyarmalarina rağmen
ATAMIZIN tekke ve zaviylerin kapanması kararının nekadar doğru isabetli bir karar olduğunu bugün daha iyi anlıyoruz bizleri hurafe lerle bugüne kadar sömürdüler nihayet imana geldiler doğruları söylemeye başladılar
bunların bidat olduğunu söylemesinde şaşıracak ne var?
Kur'an-a aykırı hadisleri de ayıklasınlar.
Yandı bizim hocalar maaşlara zam yapsınlar o zaman
Nihayet akılları başlarına geldi! Öldükten sonra dünyadan gönderilenlerle geçinmeye devam gibi bir yaklaşım olabilir mi? Neye benziyor... başka başka şehirlerdeki mülklerden elde edilen kira ve diğer gelirlerle İstanbul, İzmir, Ankara'da yaşamaya! Herkes öbür tarafa götüreceğini bu dünyada iken çalışacak, değer üretecek, kazanacak sonra onların oluşturduğu "erdemliliğin ve hoşnutlukla" geçip gidecek. Malûm; elden gelen övün olmaz... gelse devaktinde gelmez.
Sanırım sonu söyledir. Her biat sahibi ateşin ortasındadır. Nedense eksik bırakmış.