Müslümanlar ve Marksistler arasındaki inanç sorununun ortak davranışın önünde bir engel oluşturmaması gerektiğini kaydederek, " Marksistlerin, yeniden Ortadoğu’daki, Mezopotamya’daki din dilinin ne anlam ifade ettiğini anlaması gerekiyor. Bu dil, yeryüzündeki zayıfların, mahrumların ve ezilenlerin dinsel dilidir. Adam eziliyorum, açım diye bağırmıyor da, “Allahuekber” diye bağırıyor. Bunu Marksistlerin anlaması gerekiyor. Bu dile yabancılar, bunu anlamıyorlar. Dinin sadece afyon yüzünü görüyorlar. Ama dinin bir de vicdan yüzü var; asıl yüzü de odur zaten. Bunu gördükleri zaman sorun kalmayacaktır. Bana göre buna inanmakta da beis yoktur. Benim sosyalistlere teklifim şu: Olduğun yerde dur, kalbini, gönlünü Allah’a aç, Kuran’a aç ve oradaki sosyal adalet ilkelerini gör. Senin söylediğinin aynısını söylediğini göreceksin. Eğer İslam’ı bu yüzüyle tanırlarsa, o zaman inanma problemi de kalmaz. İnanmak şudur: Kuran’ın sosyal adalet ilkelerine ve mülkün Allah’a ait olduğu gerçeğine inanmak. Buna inandığın zaman Kuran’a inanmış oluyorsun. Ama onlar şöyle düşünüyorlar: Allah’ın zatına inanmak, ahiret gününe inanmak, cennet ve cehenneme inanmak. Onlar işin itikat tarafıdır, işin metafiziğidir, onu öbür tarafa bırakmak lazım. Allah’a zat olarak inancı olmayan, ahirete, cennete ve cehenneme inanmayan ve fakat Kuran’da anlatılan sosyal adalet, ezilenden yoksuldan yana olma, mülkün Allah’a yani kamuya, tüm topluma ait olmasına inanan (bak bu da “inanan”) bir ateistle her yere giderim ben. Yani arkamı döndüğümde bana kazık atmayacaksa, dürüstse, ben onunla emperyalizme ve kapitalizme karşı savaşırım, vuruşurum, onunla her yere giderim. Neymiş, Allah’a inanmıyormuş. İnanıyor işte, sosyal adalete, mülkün Allah’a/kamuya ait olduğuna inanıyor. Metafiziğinin seninkinin tıpkısının aynısı olması gerekmiyor. İnançlar ve ritüeller üzerinden sorgulama ve yargılama yapamayız. Davranışlar üzerinde anlaşacağız" dedi.
yuzdeyuzhaber
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol
yok, ihsan hocaya söyle, onun mülkleri var apartmanları arsaları filan. onları satıp sana yardım etsin. ya da kira gelirlerinden aldığını versin sana.
Soyledikleriniz cok dogru hocam. Biriktirmiyor, elimozden geldigi kadar yardimlasmaya calisiyoruz.
orhan bey , ihsan hocamın söylediği gibi bir ekonomik düzen olduğu zaman , zaten sizin ve herkesin gelecek kaygıları ortadan kalkacak.yani ilerde para lazım olabilir endişesiyle para biriktirmek zorunda kalınmayacak.zaten amaç , bu kaygıları giderecek ekonomik düzeni kurmaktır.insanlara bu gelecek endişesini yaşatan düzenin adıdır kapiitalizm.
Sayın hocam o zaman bu topluma CEMEL vakı'ası veya olayını bu topluma izah edermisiniz? Bekliyorum.
Hocam,emekli maasim,bir arsam, bir dairem ve bankada birkac kurus param var.Simdi ben arsami satip bankadaki paramla birlikte tamamen fakirlere mi dagitmaliyim?Gelecekte hastalik olabilir, felaket olabilir...
Bu bir ideoloji ama adı din önemli değil bunca zamandır tanıtılan korku ile baglanilan dinden çok farklı bir yaklaşım ritüelleri bir tarafa koyarsak ssosyalizmi goruruz.
emekli maaşı,bankada para ,uzun emel klasik islam inanışındada haramdır.şu anki kapitalist düzenin oyunları bunlar...
Kur'an'ın hükümlerine baktığımız zaman Islamın sosyal adaletin yanında olduğunu görürüz. Asla kapitalizme hoşgörü tanımaz.