İktidarın koronavirüs salgınından dolayı halka çeşitli destekler verilmesini sağlayacağını açıkladığı yasa teklifi taslağına, sosyal medya ağlarına ve erişim sağlayıcılarına ağır yaptırımlar getiren düzenlemeler ekledi.

Kanun taslağında sosyal medyada, “uygun bulunmayan” içeriklerin kaldırılması veya içeriğe erişimin engellenmesi konusunda günlük girişlerin bir milyondan fazla olduğu siteler için “Türkiye’de temsilci bulundurma” şartı öngörüldü. Taslağa göre, bu kurala uymayan internet sitelerinin kademeli olarak internet trafiği daraltılacak. Sosyal medya sitelerine ayrıca, uygunsuz olarak tespit edilen içeriklerle ilgili 72 saat içinde resmi mercilere yanıt verilmesi zorunluluğu getirilecek. Siteler, bu işlemlerini raporlamak ve Türkiye’de bağlı bulunduğu kurumlara da bildirmek zorunda olacak. İnternet siteleri Türkiye’deki kullanıcılarının verilerini ülke içerisinde bulunduracak, bunları yapmayanlara para cezası verilecek.

İnternet sitelerine faaliyet alanı açmak için çalışan “yer sağlayıcılara” da çeşitli sorumluluklar yüklendi. Taslak metne göre, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, yer sağlayıcıları denetleyecek, gerektiğinde yerinde inceleme yapacak. Kolluk kuvvetleri denetleme işlemlerine katılabilecek.

GİDİŞLERİ YAKIN

AKP’nin hazırladığı kanun taslağını değerlendiren CHP Hukuk Politikaları’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “Yasaklarla yolsuzlukla yoksullukla mücadele edeceklerini söylediler ama gelinen noktada üçü de büyüdü ve her teklifte büyütmeye devam ediyor” dedi.

İktidarın çok korktuğunu ve “gidişinin yakın olduğunu” ifade eden Erkek, “15 Temmuz sonrasında OHAL ilan ettiler ve darbeyi bir fırsat olarak görerek ülkeyi tek adam rejimine sürüklediler. Şimdi başka bir antidemokratik düzenleme ile karşımızdalar. Tek adam rejimlerinde bunlar hep olur, özgürlükler her geçen gün hukuksal güvenceden mahrum kalır. Şimdi de tüm ülke koronavirüs ile mücadele ederken AKP sosyal medyayı kısıtlama derdinde. Buna izin vermemek için mücadele edeceğiz” diye konuştu.

Düzenlemenin sansürden başka bir anlamı olmadığını ifade eden Prof. Dr. Yaman Akdeniz, “Koronavirüsü bahane ederek kendi açılarından şahane bir sansür düzenlemesini ortaya çıkardılar” dedi. İktidarın hedefinde ifade özgürlüğünün olduğunu bildiren Prof. Dr. Akdeniz,”Sosyal medya siteleri eğer Türkiye’de sorumlu bildirmezlerse ağ trafiklerini kısıtlayıp, kullanılmaz hale getirecekler. Kademeli işleyecek bu yaptırımlar sonucunda Twitter ve YouTube gibi platformlar kullanılmaz hale gelecek. Ayrıca eğer bu platformlar Türkiye’de sorumlu belirlerse, sansür, erişim engelleme, hesap kapatma ve içerik kaldırma da ciddi boyutta artacak. Türkiye, bu metin yasalaşırsa çıkmaz sokağa girecektir” şeklinde konuştu.