'AK Parti Cemaate Tuzak Kurdu'

Gülen Cemaati’ni çok yakından bilen ve uzun yıllar Zaman'da çalışan Etyen Mahçupyan, 17 Aralık operasyonuyla ilgili çok konuşulacak bir iddia ortaya attı.

04 Ağustos 2018 Cumartesi 22:12

30 Mart yerel seçimleri öncesinde Zaman gazetesine yayın çizgisini değiştirmesi yönünde uyarılar yaptığını ama sözünün dinlenmediğini anımsatan Etyen Mahçupyan, 17 Aralık operasyonuyla ilgili çok konuşulacak bir iddia ortaya attı.

Hükümetin, dershaneleri kapatma girişiminin tuzak olduğunu söyleyen ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'na danışmanlık yapan Etyen Mahçupyan, hükümet yanlısı internethaberle yaptığı söyleşide "Operasyon 30 Mart’a yakın olsaydı, daha büyük bir darbe olabilirdi hükümete. Ama hükümet bunu öngördü ve Cemaat'in bunu öne çekmesini mümkün kılacak şekilde dershane hamlesini yaptı" dedi.

İşte o söyleşiden bir bölüm:

17 ve 25 Aralık’ı ‘darbe’ olarak niteliyor musunuz?

Hükümete bir darbe vurmak için, mümkünse hükümeti devirmek için atılan bir adımdı. Yolsuzluk sıfır değildi, yolsuzluk ithamı tamamen bir balon değildir, gerçeğe dokunan bir sürü yeri vardır. Ama o yolsuzluk yakalandığı anda, özel olarak bekletilmiştir, dosyalar birleştirilmiştir. Dosyalar içi boş başka dosyalara eklenmiştir, siyasi bir hüvviyet kazanmasına yol açılmıştır ve sonra da bu dosya paketi bayağı kendi mesleğini siyasallaştırmış olan bir savcı marifetiyle hayata geçirilmiştir. Bunun hâlâ bir yolsuzluk dosyası hüvviyeti taşıdığını söylemek çok zor.

Cemaat neden operasyonu öne çekti?

Operasyon 30 Mart’a yakın olsaydı, daha büyük bir darbe olabilirdi hükümete. Ama hükümet bunu öngördü ve öne çekmesini mümkün kılacak şekilde dershane hamlesini yaptı.

Hükümet, Cemaat’in özellikle üstüne gitti...

Evet. Böylece 17 Aralık’a çekilmiş oldu operasyon.

DERSHANE OLAYI CEMAAT'E TUZAKTI 

Peki, hükümet yolsuzluk operasyonu mu bekliyordu, ya da başka türlü bir hamle mi?

Karşılıklı yapılan dinlemelerden bizim sonra anladığımıza göre, bunların bir bölümü hükümet tarafından biliniyordu. MİT’in bu konuda kamuoyuna yansımış olan bir raporu var. Hükümete böyle bir operasyonun olacağı MİT tarafından iletilmişti. Tabii her olabileceği bilgisi gelen şey olmuyor. Dolayısıyla siyasi karar başka bir şey ve hükümet de iki arada bir derede burayı götürdü. Dershane olayı bir tür tuzaktı bence. Siyasi olarak bir tuzak işlevi gördü ve Cemaat de bu tuzağa düştü. Cemaat kendisinin bir siyasi aktör olduğunu itiraf etmek zorunda kaldı ve bu anlamda deşifre oldu. Bu noktadan itibaren de olaylar hızlandı. 17 ve 25 Aralık meselesinden sonra hükümet, önünde seçime 3 buçuk ay kala, bu sürenin önemli bir kısmını, kırılan, bozulan imajını düzeltmek ve yeni bir söylem üretmek için kullanabildi. Eğer, bütün bu operasyon 17 Aralık değil de, 17 Şubat’ta olsaydı o zaman hükümetin bunun altından kalkma ihtimali çok zordu.

yuzdeyuzhaber





Son Güncelleme: 05.08.2018 00:03
Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol