Ordunun açıklamasında, yeni anayasa için bir komisyon kurulacağı belirtildi.
Açıklamada, geçiş döneminin 6 ay ya da cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri yapılıncaya kadar olacağı kaydedildi.

MUHALİFLERDEN YORUM
Mısır'da 2005'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Hüsnü Mübarek'in ardından büyük oy farkıyla ikinci olan Ayman Nur, Yüksek Askeri Konseyi'nin açıklamasını ''devrimin zaferi'' olarak nitelendirdi.
Mısır'da muhalif İşçi Partisi, Müslüman Kardeşler Örgütünün bazı mensupları ile yakınları gözaltında olan bir grup muhalif, Tahrir Meydanı'ndan ayrılmak istemiyor.
Mısır ordusunun Tahrir Meydanı'nı boşaltmak istemesine karşın gösteri yapan eylemciler, Mübarek'in istifa etmeden önce atadığı ve ordu tarafından da seçimlere kadar ülkeyi yöneteceği ilan edilen Ahmet Şefik hükümetinin halen işbaşında olmasını protesto ederek, olaylar nedeniyle tutuklanan veya gözaltına alınan kişilerin serbest bırakılmasını talep ediyor.
Tahrir Meydanı'ndaki askerler, bir yandan trafik akışını sağlamaya çalışırken diğer yandan göstericilerin trafiğe engel olmaması için gayret gösteriyor.

SÜLEYMAN'IN ROLÜNÜ ORDU BELİRLEYECEK
Mısır Başbakanı Ahmed Şefik, devrilen Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek tarafından atanan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ömer Süleyman'ın rolünü ordunun belirleyeceğini söyledi.

Askerler ile göstericiler arasında zaman zaman arbedeye varan tartışmalar olduğu, ancak askerlerin güç kullanmak ve halkla sert tartışmalara girmekten kaçındığı gözleniyor. 
Bu arada, muhalif ve İslamcı çizgisi ile bilenen İşçi Partisi, meydanda dağıttığı bildiride, Ahmet Şefik hükümetini istifa eden Hüsnü Mübarek'in atadığını hatırlatarak, "Değişen bir şey yok. Bizler buradayız" dedi.
Tahrir Meydanı'nda bekleyiş devam ederken, gönüllü gençlik grupları da ülkede yaşamın normale dönebilmesi için yoğun çaba sarf ediyor. Ellerinde süpürge ve kovalarla meydanı ve çevre yolları temizleyen gençler, trafik işaretlerini onarıyor.
Üzerlerinde "Gösteriler sırasında ürettiğimiz çöpten dolayı özür dileriz. Ülkeyi biz yeniden inşa edeceğiz" yazılı tişörtler bulunan gençler, Kahire'nin bazı semtlerinde de belediye ekiplerinin çalışmasına yardım ediyor.

ASKER ÇADIRLARI SÖKÜYOR
Görgü tanıkları, iki haftadan beri gösterilerin sürdüğü Tahrir Meydanına giren askerlerin, trafiği rahatlatmak ve hayatın normale dönmesi amacıyla göstericiler tarafından kurulan derme çatma çadırları sökerek topladığını belirtti.
Çadırları söken askerlerle göstericiler arasında zaman zaman sözlü tartışmalar yaşandığını kaydeden görgü tanıkları, buna karşın çadırların toplanması işleminin genellikle olaysız geçtiğini ifade etti.
Basına konuşan Eşref Ahmed adlı bir gösterici, askerlerin kurduğu çadırı sökse de buradan ayrılmayacağını söyledi. Ahmed, ''Çünkü hala yapılması gereken çok şey var. Henüz yerine getirilmiş hiçbir şey yok'' dedi.

MUHALİFLER MEYDANA GİDİYOR
Mısır'da, ordunun çadırları kaldırma girişimiyle birlikte Kahire'nin birçok semtinden muhaliflerin Tahrir Meydanına hareket ettikleri bildirildi.
El Cezire televizyonun haberine göre, Tahrir'de yaşanan gelişmeleri televizyonlardan öğrenen çok sayıda gösterici meydana doğru hareket etti. 
Tahrir Meydanında bulunan bazı polislerin de göstericiler ile birlikte protesto eylemlerine katıldıkları, askerlerin göstericileri alandan ayrılmaya ikna etmeye çalıştıkları, askerler ile göstericiler arasında zaman zaman arbede çıktığı kaydedildi.

MÜBAREK'İN OĞULLARI TARTIŞTI
Bu arada, istifa eden Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in oğulları Cemal ile Ala'nın, aralarında kavgaya varacak şekilde tartıştıkları belirtildi.
Mısır'da yayımlanan İhbar El Youm gazetesinin cumhurbaşkanlığına yakın kaynaklara dayandırdığı iddiasına göre, Mübarek'in küçük oğlu Ala, babasının istifasına giden süreçteki gelişmelere Cemal Mübarek'in sebep olduğunu ileri sürerek ağabeyi ile tartıştı.
Ala ve Cemal Mübarek'in tartışmasının oldukça sert olduğunu ileri süren gazete, ayrıntılara ilişkin bilgi vermedi.

MÜBAREK CİDDİ OLARAK HASTA
TEL AVİV - Filistin haber ajanslarından Ma'an, Mısır'ın istifa eden Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in, ciddi sağlık problemleri olduğunu ve Mısır halkına yaptığı son konuşmadan önce bayıldığını iddia etti.
Ma'an aansı, bu konudaki iddiasını Mısır'daki resmi kaynaklara dayandırdı. 
Habere göre Mısırlı kaynaklar, Mübarek'in perşembe günü merakla beklenen konuşmasının gecikmesinin de sağlık durumundan kaynaklandığını savundular. Mısır ordusunun da sağlığının kötü olması nedeniyle Mübarek'e, iktidarının son günlerinde daha fazla baskı yapmaktan kaçındığı ileri sürüldü.

KOMAYA GİRDİ İDDİASI
Bahreyn merkezli El Vasat gazetesi de dün, eski Cumhurbaşkanına yakın kaynaklara dayanarak, Mübarek'in komaya girdiğini iddia etmişti.
Mısır'da yayınlanan  El Youm gazetesi ise bugünkü haberinde, Mübarek'in tedavi için Almanya'nın Baden kentinde olduğunu öne sürdü.
Mübarek'in cuma günü Kahire'den ailesiyle birlikte ayrıldıktan sonra helikopterle Kızıldeniz kıyısındaki Şarm El Şeyh'e gittiği belirtilmişti.

MÜBAREK, ŞARM EL ŞEYH'TE
Mısır Başbakanı Ahmed Şefik, devrik Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in Kızıldeniz kıyısındaki Şarm El Şeyh kentinde olduğunu söyledi.
Şefik, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''(eski) Cumhurbaşkanının Şarm el Şeyh'te olduğunu biliyorum'' dedi.
Öte yandan kabineden bir sözcü, Mübarek'in yurtdışındaki mal varlığının dondurulması konusunda herhangi bir talep olmadığını, ''ancak gerekirse bunu yapacaklarını'' ifade etti.

HÜKÜMETİN ÖNCELİĞİ GÜVENLİK
Mısır Başbakanı Ahmed Şefik, artık hükümet için önceliğin güvenliği sağlamak olduğunu söyledi.
Şefik, düzenlediği basın toplantısında, ''Kabine'de şimdi endişemiz güvenliktir, Mısır vatandaşlarının güvenliğini sağlamaktır'' dedi. 
Hükümetin yolsuzluğa karşı mücadele edeceği, insan haklarından yana olacağı sözünü veren Ahmed Şefik, ülkenin ekonomik durumunun ''istikrarlı ve sağlam'' olduğunu ifade etti. 
Şefik, ''Gelecek dönemde yeterli kaynaklarımız var ve durumumuz çok rahatlatıcı'' dediği konuşmasında, ancak istikrarsızlığın devam etmesi durumunda bazı engellerin çıkabileceği uyarısında bulundu.

BAKANLAR KURULU GÖREVİNİN BAŞINDA
Basına açıklamada bulunan Mısır kabine sözcüsü, bakanlar kurulunun, ülkede yaşanan siyasi değişim sürecini denetlemek amacıyla görevinin başında kalacağını ve kabinede büyük bir değişikliğe gidilmeyeceğini söyledi.
''Oluşturulan hükümet kalıbı, geçiş süreci tamamlanana kadar, birkaç ay görevini sürdürecek ve ondan sonra yeni hükümet, demokratik prensipler çerçevesinde atanacak'' diye konuşan sözcü, bu süre içinde bazı görevlerin el değiştirebileceğini sözlerine ekledi.

TUTANKAMON HEYKELİ ÇALINDI
Kahire'deki Mısır Müzesi'nde, Tutankamon'un bir heykeli dahil, yüksek değerde 8 parçanın çalındığı ortaya çıktı.
Mısır Eski Eserler Müsteşarı Zahi Havas, 28 Ocakta Tahrir Meydanı'nda hükümet karşıtı göstericilerin toplanmasından yararlanan kimliği belirsiz kişilerin binaya girmesinden sonra, personel tarafından yapılan bir envanter çalışması sırasında eserlerin çalındığının ortaya çıktığını anlattı.
Havas, ''Ne yazık ki personel bu eserlerin müzeden kaybolduğunu keşfetti'' diye konuştu.

MENA ÇALIŞANLARINDAN EYLEM
Bu arada Mısır'ın resmi haber ajansı MENA çalışanlarının, maaşlarının arttırılması talebiyle protesto gösterisi yaptıkları bildirildi.
Mısır'da Arapça yayımlanan Youm El Seba gazetesinin internet sitesinde yer alan habere göre, Ortadoğu Haber Ajansı (MENA) çalışanı onlarca gazeteci, maaşlarının yetersiz olduğu gerekçesi ile Talat Harp Meydanında bulunan Huda Caddesindeki genel merkez binası önünde gösteri yaptı. 
Gazeteciler, hükümetin bir hafta önce yaptığı yüzde 15'lik zammın yetersiz olduğunu belirttiler.

POLİS EYLEMİ
Mısır'ın başkenti Kahire'de, polislerin düşük maaşlarını protesto etmek amacıyla yaklaşık bir aydır başlattıkları oturma eylemi sırasında silah sesleri duyulduğu, ancak bunun uyarı ateşi olduğu bildirildi.
Görgü tanıkları, birkaç yüz polisin gösteri düzenlediği İçişleri Bakanlığı yakınından silah sesleri duyulduğunu belirti. Binadaki koruma görevlileri de uyarı amacıyla havaya birkaç el ateş açtıklarını açıkladı.
Gösteri düzenleyen polisler arasında yer alan ve kendini Eymen olarak tanıtan bir kişi ''12 yıldan beri çalışıyor olmama karşın aylık maaşım 115 dolar. Bizden ne yapmamızı istiyorsunuz. Bu adam (eski İçişleri Bakanı Habib El Adli) bize korkak olmayı öğretti. Polis hastanesi işadamlarını ve zenginleri tedavi etmek için kullanılıyor'' dedi.
Kendini Hişam olarak tanıtan bir diğer düşük rütbeli eylemci polis de 21 yıldan beri polislik yapmasına karşın aylık gelirinin sadece 135 dolar olduğunu belirterek ''Tüm ayrıcalıkları elde edenler yüksek rütbeli polislerdi ve bize aç kalmak düşüyordu. Bize bu durumu beğenmiyorsak halktan para almamız söylenirdi'' diye konuştu.