MİLYARLARCA AVRO SERVETİ TEHLİKEDE

İngiliz hükümeti, 42 yıllık iktidarı sallantıda olan Libya lideri Muammer Kaddafi'nin milyarlarca avroluk banka hesapları ve mal varlığını donduracak.

25 Şubat 2011 Cuma 12:58
MİLYARLARCA AVRO SERVETİ TEHLİKEDE


İngiliz hükümetine yakın bir kaynak "The Telegraph" gazetesine verdiği demeçte, hükümetin ilk işinin, Libya'da mahsur kalmış olan İngiliz vatandaşlarını tahliye etmek ve ikinci işinin de Kaddafi'nin para hesaplarını ve mal varlığını dondurmak olacağını ve bu konuda da zaten bir çalışmanın yürütüldüğünü belirtti.
"The Telegraph"'a göre, Kaddafi'nin Londra'daki banka hesaplarında 20 milyar avronun üzerinde nakit para bulunuyor ve mal varlığı arasında da 11,6 milyon avro değerinde mülk bulunuyor.

WİKİLEAKS DE YAYINLADI
İnternet sitesi WikiLeaks, petrol zengini Libya'nın ABD bankalarındaki hesaplarında milyarlarca dolar paraya sahip olduğunu belirtti.
Trablus'taki ABD Büyükelçiliğinin bir mesajını yayımlayan WikiLeaks, Libya'nın 32 milyar dolara sahip olduğunu ve birçok ABD bankasının da Libya'ya ait 300 ile 500 milyon dolar arasındaki parayı işletiğini kaydetti.

İSVİÇRE DE TALİMAT VERMİŞTİ
İsviçre hükümeti, Libya lideri Muammar Kaddafi'nin banka  hesaplarının dondurulması talimatı vermişti. Bakanlar Kurulu'nun açıklamasında, güvenlik güçlerinin hükümet karşıtı göstericilere şiddetli müdahalede bulunduğu Libya'daki gelişmeler üzerine, Kaddafi'nin bütün banka hesaplarının dondurulması talimatı verildiği açıklanmıştı.

HALKA YARDIM DAĞITIYOR
Bu arada, Libya'da, Muammer Kaddafi'nin istifa etmesi yönünde yapılan protesto gösterileri üzerine hükümet, halka özel ödenek yapılması kararı aldı.
Devlet televizyonundan yapılan açıklamada, maaşlara zam ve gıda yardımı yapılacağı, harçlık verileceği belirtildi.
Açıklamada, artan gıda fiyatlarını karşılamak için her ailenin 500 Libya dinarı (400 dolar) alacağı ve bazı kamu sektörü çalışanlarının maaşlarına yüzde 150 oranında zam yapılacağı bildirildi.

BİNLERCE KİŞİ ÖLMÜŞ OLABİLİR
CENEVRE - Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nin, Libya'nın teşkilat üyeliğinin askıya alınmasının isteneceği özel oturumu başladı.
Avrupa Birliği'nin girişimiyle ve çok sayıda üye ülkenin baskısıyla toplantıya çağrılan 47 üyeli kuruluşun gün içinde yapacağı müzakerelerin ardından akşama doğru bir karar tasarısı kabul etmesi bekleniyor.
Karar tasarısında, Libya'da sivilleri hedefleyen silahlı saldırıların da aralarında bulunduğu insan haklarına yönelik büyük çaplı ve sistematik ihlaller kınanarak, Libya'nın Mayıs 2010'dan beri üyesi olduğu İnsan Hakları Konseyi üyeliğinin askıya alınması istenecek.
Karar tasarısı ayrıca bu ülkede, insanlık karşıtı suçların da ortaya çıkarılabileceği bu şiddet olaylarının yerinde tespiti için BM tarafından bağımsız bir komisyon kurulmasını da talep ediyor ve Libya makamlarını, halkın talep ve isteklerine yerine getirmeye çağırıyor.
Libya, 192 üyeli BM Genel Kurulu'nun 155'inin oyuyla Konsey'e üye seçilmişti.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Navi Pillay da yaptığı açıklamada, binlerce kişinin ölmüş ve yaralanmış olabileceği Libya'daki halk isyanının giderek daha şiddetli bastırılmasının endişe yarattığını söyledi.
Pillay, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Libya'da uluslararası kanunlar sürekli ihlal edilerek, barışçıl göstericilere karşı uygulanan bastırma yönteminin endişe yarattığını belirterek, "Bazı kaynaklara göre, binlerce kişi öldürülmüş ve yaralanmış olabilir" dedi.

NATO ACİL TOPLANIYOR
BUDAPEŞTE - NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, NATO Konseyi'ni Libya'daki durumu ele almak üzere acil toplantıya çağırdığını belirtti.
Rasmussen, AB dönem başkanı Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de yaptığı açıklamada, NATO Konseyi'nin Libya'da hızla ilerleyen durumu müzakere etmek için öğleden sonra toplanacağını, bu toplantı için birkaç saat içinde Brüksel'e döneceğini bildirdi.
NATO Genel Sekreteri, Konsey toplantısından önce AB savunma bakanlarıyla bir araya gelerek, ihtiyacı olanlara faydalı bir şekilde nasıl yardımcı olabileceklerini ve olayların neticelerini nasıl sınırlandırabileceklerini görüşeceğini kaydetti.
Önceliğin tahliyelere ve insani yardıma verilmesi gerektiğini söyleyen Rasmussen, ayrıntılara girmek için henüz erken olduğunu, ancak NATO'nun bu türden durumlarda kullanabileceği yöntemler olduğunu ifade etti.
Rasmussen, NATO'nun, üye ülkelerin harekete geçmek istemesi halinde koordinatör ve olanak sağlayıcı görevi yapabileceğini belirtti.


MUHALİFLER: PETROL ANLAŞMALARINA SADIĞIZ
Libya'da halk ayaklanmasının ilk başladığı yer olan ülkenin doğusundaki Bingazi'de, kentin yönetimini geçici olarak üstlendiğini açıklayan koalisyon, yasal ve halkın yararına olan petrol anlaşmalarının korunacağını bildirdi.
Ülkenin ikinci büyük kentinde geçici olarak yönetimi üstlenen 17 Şubat koalisyonunun üyesi yargıç Cemal bin Nur, "Yasal ve Libya halkının çıkarına olan (yabancı firmalarla yapılan) petrol anlaşmaları korunacak" dedi.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyesi Libya'nın ana petrol üretim bölgeleri ve terminalleri ülkenin doğusunda bulunuyor. Ülkenin doğusunun önemli bir bölümü, 42 yıllık Muammer Kaddafi yönetimine karşı ayaklananların kontrolüne geçti.

ASKER VE POLİS ZAVİYE'YE GİREMİYOR
Libya'nın başkenti Trablus'un batısında, şiddetli çatışmalara sahne olan Zaviye'de güvenlik güçlerinin kente giremediği bildirildi.
Bir görgü tanığı, kentin çevresinde askeri ve polis kontrol noktalarının bulunduğunu, ancak kentte asker ve polis olmadığını söyledi.
Görgü tanığı sokaklarda sadece birkaç silahsız sivil gördüğünü anlattı.
Zaviye'de dün Libya lideri Muammer Kaddafi yanlılarıyla muhalifler arasındaki çatışmalarda 23 kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı bildirilmişti.
Zaviye, Trablus'un 50 kilometre kadar batısında bulunuyor.

KADDAFİ'NİN EN YAKINLARINDAN BİRİ DAHA İSTİFA ETTİ
Öte yandan Kaddafi'nin en yakın yardımcılarından, kuzeni Ahmed Kaddaf El Dem de protestoculara uygulanan şiddeti protesto etmek amacıyla istifa etti.
El Dem, göstericilere yapılanları "insan haklarının ve uluslararası hukukun ciddi şekilde ihlali" olarak nitelendirerek, göstericilere şiddet uygulanmasını kınadı.
Kaddafi güçlerinin göstericilere kanlı saldırısının ardından Mısır'a geçtiğini belirten El Dam, Kaddafi'nin en yakınındaki isimlerden biriydi.
El Dam'ın Mısır'la ilişkilerden sorumlu olduğu belirtildi. Libya Adalet ve İçişleri Bakanlarının yanı sıra bazı büyükelçiler de uygulanan şiddeti protesto etmek için istifa etmişti.





Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol