Ortadoğuda bir gelişim rüzgarıdır almış başını gidiyor.
Liderler birer ikişer tasfiye oluyor, halkın indiremediği Kaddafi gibi bir takım despot ve zalim isimleri ise 'demokrasiyi kendine iş edinmiş olan' ABD ve Avrupalı müttefikleri ortadan kaldırmaya çalışıyor.
Değişim güzel sözcük elbette.
Sıcak, içten ve samimi. Aynı zamanda da içinde bulunduğumuz modern çağa son derece uygun.
Peki ama değişim nedir, ne olmalıdır?
Kanımca bunun cevabı çok basit.
Değişim iki türlüdür.
İyi yönde değişim... Kötü yönde değişim...
Peki iyi değişim ile kötü değişimi nasıl ayırt edeceğiz?
Bunun da cevabı benzerdir.
Ekonomik anlamda toplumun rahatlatılması, siyasal anlamda geniş kitlelerce benimsenmesi.
Sanırım iyi yöndeki değişimi şöyle naçizane kısaca anlatmak ikisi arasındaki farkı ortaya çıkaracaktır.
Hiç süphesiz iyi yönde değişim ile toplumda ekonomik anlamda rahatlama geniş kitleler lehine sağlanacaktır.
Siyasal alanda var olma da yine belli çevreler tarafından değil geniş kitleler lehine olmalıdır.
Eğer bir değişim sonrasında ekonomik alanda daha geniş bir fırsat eşitliği ortaya çıkıyorsa ya da daha adil daha dengeli bir gelir paylaşımı ortaya konabiliyorsa şüphesiz bu değişim gerçek ve de her türlü övgüyü hak eden bir değişim olacaktır.
Siyasal alanda da eğer katılımcılık sağlanıyorsa, fikirler, düşünceler, plan ve projeler daha geniş bir tabanı içeriyorsa, insanların kendi kaderleri ile ilgili karar verme hak ve yetkileri daha geniş bir zemine, tabana yayılıyorsa bu değişimi de olumlu karşılamamız gerekiyor.
Nihayetinde savunmamız gereken bir değişim yaşanması gerçeğidir.
Bizim olumlayacağımız değişim ekonomik ve siyasal platformda yani bunların ikisinin başlıca hedefi olan toplumsal yaşamda geniş kitlelerin katılımlarını artırabilmeleri olmalı ki zaten bunun nihayi aşaması da Demokrasi'dir.
Ümit ederiz ki, Ortadoğu'daki değişimler de bu çerçevede olur.
Demokrasi nutukları lafta kalmaz, milyonlarca insan kurban olmaz, devletlerin temel yapıları çatırdamaz.
Son sözü güzel ülkemiz Türkiye'mizle bağlayalım.
Umut ederiz ki, Libya operasyonunun komutasını üzerine alan Türkiye bu işten alnının akıyla çıkar, bu coğrafyanın tek ve gerçek lideri olduğunu ortaya koyar.
Malum dostumuz da var, düşmanımız da...
İNSANLAR YALNIZ KALINCA ANLIYORLAR DOSTLARINI DA DÜŞMANLARINI DA BENDE ANLADIM ARTIK DÜŞMANLARIMIIII DA DOSTALRIMIDAAAA AMA GEÇ OLDUU.....