‘‘Otoban ya da otoyol’’ olarak geçer coğrafi ve trafik terim sözlüklerinde. Trafik karmaşasını en aza indirmek esastır yapılmalarında.
Dünyada ilk 1921 yılında Almanya denemiş. Berlin´in güneyinde AVUS isimli 9 kilometrelik yol modeli ile.
Ancak ‘‘araştırma-geliştirme’’ için trafiğe kapalı kalmış. Arada araçlara ‘yarış’ amaçlı açılmış. Gerçek anlamda trafiğin hizmetinde olanı ise 1924 yılında yapılmış tarihte.
Almanya araştırıp geliştire dursun, İtalya kazandırmış bu olguyu yeryüzüne. Milano ve Como şehirlerini birbirine bağlayan yol ile geçmiş tarihe. Almanya unvanı kaptırmanın acısıyla, bir yıl sonra tüm ülkede başladı inşaatlarına.
Sonrası malum. Geldi bize de. Zamanla yarışanları yer yer ecelle buluşturan yerler olarak girdi bize.
Sağdan akışlı trafiğin bazı temel kuralları ‘‘yok sayıldı’’ ülkede. 4 şeritli tek yön yollarda, en sol şerit işlevi babasının tapulu malı yorumlandı memlekette.
Sol şerit yalnızca öndeki aracı geçmek için kullanılır medeni dünyada oysa.
Neyse diyeceğim bu değil. Asıl diyeceğim başka.
AYDINLATMA SORUN
Ters köşe gibi gelecek ama konu otoyollarda aydınlatma. Kavram itibari ile otoyol; sadece Fransa ve Türkiye’ye has ‘‘parasını verip, sefası sürülen’’ ulaşım türüdür. Almanya’da sadece kamyon ve TIR için ücretlidir laf aramızda. Yine sadece Almanya başta, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri, Lüksemburg ve Türkiye gece aydınlatmasına sahiptir otoyollarda.
‘‘Trafikte verimlilik gereği’’ olarak geçiyor ‘‘bu yol aydınlatma’’ ayrıcalığı kaynaklarda. Görüş yeteneğine önemli artılarından dolayı devreye girmiş bu ayrıcalık. Kontrast (aydınlık-karanlık farkı) duyarlılığı, şekil duyarlılığı (keskinlik) ve görme hızı içeriyor uygulama. Trafikte can güvenliği için gerekli olduğu sonucuna varılmış uzmanlarınca.
Gözün yapısı-işleyişi-özellikleri-fizyolojik-optik esaslar ile oturtulmuş bilimsel zemine. Psikolojik olarak da olumlu yönde bir etki yaptığı belgelenmiş hatta.
Başta Ege olmak üzere tüm ülke coğrafyasındaki otoyollarda bir ayrıntıyı fark ettiniz mi? Işığı yanmayan aydınlatma lambalarının açıklamasını bulabileniniz var mı? ‘‘Konforlu-Güvenli Seyahat’’ için geçiş ücreti öde, üzerine ‘‘Aydınlatma Vergisi’’ diye bir ‘‘Deli Dumrul’’ vergisi öde, akün ile farının gücüne talim et.
MTV (Motorlu Taşıtlar Vergisi), ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) bonusları da var, ne oldu ona? “Aydınlatma denilen’’ çağdaş medeniyet kavramı, vatandaşın kafasında aydınlanmasın diye yakmıyorsunuz her hal.
Yıllardır sorgularım. ‘‘Koydu iseniz niye yakmazsınız? Ya da yandığını görmek neden yer yer gündüze denk gelir’’ diye. Bir mantığa oturtmak için beynim yandı ama onlar yanmadı!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol